Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 587
1. Gök, çatlayıp yarıldığı zaman,
2. Yıldızlar, dağılıp yayıldığı zaman,
3. Denizler, fışkırtılıp taşırıldığı zaman,
4. Ve kabirlerin içi 'deşilip dışa atıldığı' zaman;
5. (Artık her) Nefis, önceden takdim ettiklerini ve ertelediklerini bilip öğrenmiştir.
6. Ey insan, 'üstün kerem sahibi' olan Rabbine karşı seni aldatıp yanıltan nedir?
7. Ki O, seni yarattı, 'sana bir düzen içinde biçim verdi' ve seni itidal üzere kıldı.
8. Dilediği bir surette seni tertib etti.
9. Hayır hayır, doğrusu siz dîni tekzîb ediyor, cezaya inanmıyorsunuz
10. Oysa gerçekten sizin üzerinizde koruyucular var,
11. 'Şerefli üstün' yazıcılar.
12. Her yapmakta olduğunuzu bilirler.
13. Hiç şüphesiz ebrar olanlar, elbette nimetler(le donatılmış cennetler) içindedirler.
14. Ve hiç şüphesiz facir (kötü) olanlar da, elbette çılgınca yanan ateşin içindedirler.
15. Onlar, din günü oraya yollanırlar.
16. Ve kendileri ondan ayrılıp kaybolacak değildirler.
17. Din gününü sana bildiren şey nedir?
18. Ve yine din gününü sana bildiren şey nedir?
19. Hiçbir nefsin bir başka nefse herhangi bir şeye güç yetiremeyeceği gündür; o gün emir yalnızca Allah'ındır.
1. Eksik ölçüp tartanların vay haline,
2. Ki onlar, insanlardan ölçerek aldıklarında noksansız alırlar.
3. Kendileri onlara ölçtüklerinde veya tarttıklarında eksiltirler.
4. Yoksa onlar, diriltileceklerini sanmıyor mu?
5. Büyük bir günde.
6. İnsanların, alemlerin Rabbi için kalkacağı günde.