Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 367
1. Tâ sin mim.
2. Şunlar o apaçık Kitabın âyetleridir.
3. Herhalde sen, inanmıyorlar diye neredeyse kendini helâk edeceksin!
4. Dilesek onların üzerine gökten bir mu'cize indiririz de boyunları ona eğilir (inanırlar).
5. Rahmân'dan onlara hiçbir yeni Zikir (uyarı) gelmez ki, mutlaka ondan yüz çevirici olmasınlar.
6. Yalanladılar ama, alay edip durdukları şeyin haberleri, yakında kendilerine gelecektir.
7. Yere bakmadılar mı orada her çeşit güzel çifti bitirmişiz?
8. Şüphesiz bunda bir ibret vardır, ama yine çokları inanıcı değillerdir.
9. Şüphesiz Rabbin, işte üstün O'dur merhamet eden O'dur.
10. Rabbin Mûsâ'ya seslendi: "O zâlim kavme git!"
11. "Fir'avn'ın kavmine. Onlar (kötülüklerden) korunmayacaklar mı?"
12. (Mûsâ): "Rabbim, dedi, ben, onların beni yalanlayacaklarından korkuyorum."
13. Göğsüm daralıyor, dilim açılmıyor (tutukluk yapıyor), onun için Hârûn'a da elçilik ver."
14. "Hem benim üzerimde onlara karşı işlediğim bir günâh da var (onlardan bir adam öldürmüştüm); onların beni öldürmelerinden korkuyorum."
15. (Allâh): "Hayır, dedi, ikiniz de âyetlerimizle gidin, biz sizinle beraberiz, (aranızda geçecekleri) dinliyoruz."
16. "Fir'avn'e giderek deyin ki: "Biz âlemlerin Rabbinin elçisiyiz."
17. "İsrâil oğullarını bizimle beraber gönder."
18. (Gittiler, Allâh'ın emrini duyurdular. Fir'avn) Dedi ki: "Biz seni, içimizden bir çocuk olarak yetiştirmedik mi? Ömründe nice yıllar aramızda kalmadın mı?"
19. "Ve sonunda o yaptığını da yaptın, sen nankörlerden birisin."