Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 456
43. Nezdimizden bir rahmet ve sağduyu sahiplerine bir ibret olmak üzere ona; ailesini, çevresini ve onların bir mislini lütfettik.
44. Bir de ona: "Eline bir demet sap al, onunla vur! Yemininden dönen durumuna düşme!" dedik. Doğrusu Biz onu pek sabırlı bulduk. Ne güzel kuldu o! O, gerçekten Allah’a yönelirdi.
45. (Ey Resulüm) Kuvvetli ve basiretli olan o zatları; kullarımız İbrâhim, İshak ve Yâkub’u da an!
46. Biz onları özellikle âhiret yurdunu düşünen ihlâslı kişiler kıldık.
47. Üstelik onlar Bizim yanımızda seçkin ve hayırlı zatlardı.
48. İsmâil, Elyasa ve Zülkifl’i de hatırla. Onların hepsi hayırlı insanlardı.
49. İşte bu bir zikirdir, bir hatırlatmadır. Şüphesiz Allah’a karşı gelmekten sakınanlara güzel bir âkıbet vardır.
50. O güzel yer: Kapıları yalnız kendilerine açılmış olan Adn cennetleridir.
51. Onlar orada kanepelere dayanarak birçok meyveler ve içecekler isterler.
52. Onların beraberinde, gözleri kocalarından başkasını görmeyen yumuşak bakışlı, aynı yaşta güzeller vardır.
53. Bunlar, hesap günü için size vâd olunan şeylerdir.
54. Gerçekten bu, Bizim ihsan ettiğimiz bir nasiptir ki onun asla biteceği yoktur.
55. (55-56) İşte bu, mutlularadır. Ama azgınlara kötü bir âkıbet vardır ki o da girip yanacakları cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o!
56. (55-56) İşte bu, mutlularadır. Ama azgınlara kötü bir âkıbet vardır ki o da girip yanacakları cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o!
57. Bu böyledir! İşte tatsınlar bakalım o kaynar suları ve irinleri!
58. Bu böyledir! Daha bunlara benzer başka azaplar da vardır.
59. İşte şunlar dünyada körü körüne maiyetinizde koşup giden güruhtur! "Merhaba!" olmasın onlara, rahat yüzü görmesin o zalimler! Zira onlar cehenneme gireceklerdir.
60. Tâbi olanlar, onlara: "Hayır, asıl size merhaba olmasın, rahat yüzü görmeyin sizler! Bu azabı bize getiren sizsiniz. O ne kötü yerdir!" derler.
61. Sonra hep birden dua edip derler ki: "Ya Rabbena, kim bunları önümüze yığdı ise, Sen onun azabını kat kat artır!"