Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 583
31. Şüphesiz sakınanlar için bir kurtuluş vardır.
32. Nice bahçeler, nice bağlar,
33. Göz alıcı, aynı yaşta/gencecik harika eşler.
34. Ve dolup taşan kadehler...
35. Orada ne bir boş söz, ne de bir yalan işitirler.
36. Rabbinden bir karşılık, yeterli bir bağış olarak...
37. Göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin Rabbi, çok merhametli olandan! O’na karşı hitap etmeye güç yetiremezler!
38. O gün, ruh (Cebrail) ve melekler, saf saf kıyama dururlar! Rahmân’ın kendilerine izin verdikleri dışında olanlar, konuşamazlar! O da ancak doğruyu söyler!
39. Işte bu, gerçek gündür. O halde dileyen kimse Rabbine varan bir yol tutar.
40. Doğrusu biz sizi, yakın bir azapla uyardık. O gün kişi, ellerinin takdim ettiğine/önceden gönderdiğine bakar ve inkârcı/kâfir: “Ah ne olurdu, toprak olsaydım!” der.
1. Ant olsun, batmak üzere yükselenlere,
2. Yavaş hareketle ilerleyenlere,
3. Yüzüp Yüzüp gidenlere,
4. Hızla ilerleyenlere,
5. Işleri yürütenlere!..
6. O gün, şiddetli sarsıntı sarsar,
7. Ikinci bir sarsıntı da onu takip eder.
8. O gün, yürekler kaygıdan hoplar,
9. Gözleri donakalır!
10. Diyorlar ki: “Gerçekten biz diriltilip eski halimize döndürülecek miyiz?
11. Ufalanmış kemikler olmamızdan sonra ha?!”
12. ”öyleyse bu, zararlı bir dönüştür” dediler.
13. Oysa o, ancak bir tek çığlıktır!
14. Onlar, derhal uyanırlar/kalkarlar!
15. Musa’nin haberi sana geldi mi?