Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 552
6. Hani, meryem oğlu İsa; “Ey İsrailoğulları! Şüphesiz ben Allah’ın size, benden önce gelen Tevrat’ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek Ahmed adında bir Rasûl’ü, müjdeleyici (olarak gönderdiği) Elçisiyim” demişti. Fakat (İsa) onlara apaçık mucizelerle gelince; “Bu, apaçık bir sihirdir” dediler.
7. Islâm’a davet olunduğu halde, Allah’a karşı yalan uydurandan daha zalim kimdir? Allah zalimler topluluğunu (zorla) doğru yola iletmez.
8. Onlar ağızlarıyla, Allah’ın nurunu (Kur’an’ı) söndürmek istiyorlar. Halbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu (Kur’an’ı) tamamlayacaktır.
9. ‘o’; kendisine ortak koşanlar hoşlanmasa da, (insan hak ve özgürlüklerine önem veren) dinini, (insan hak ve özgürlüklerine önem vermeyen, uydurulmuş) dinlere üstün kılmak üzere, Rasûlünü doğru yol ve gerçek din ile gönderendir.
10. Ey iman EDENLER! Sizi çok acıklı bir azaptan kurtaracak bir ticaret, göstereyim mi?
11. Allah’a ve Rasûlüne inanır; mallarınızla ve canlarınızla; Allah saldırganlara karşı izin verdiği için cihat edersiniz. Eğer bilirseniz, bu sizin için çok hayırlıdır.
12. (bunu yapınız ki) Allah günahlarınızı bağışlasın; sizi içinden ırmaklar akan cennetlere ve Adn cennetlerindeki güzel meskenlere koysun. İşte bu büyük başarıdır.
13. Seveceğiniz başka bir kazanç daha var: Allah’tan bir yardım ve yakın bir fetih (Mekke’nin fethi). (Ey Muhammed!) Mü’minleri müjdele!
14. Ey iman EDENLER! Allah’ın yardımcıları olun. Nasıl ki Meryem oğlu İsa da Havarilere; “Allah’a giden yolda, benim yardımcılarım kimdir?” demişti. Havariler de; “Biz Allah’ın yardımcılarıyız” demişlerdi. Bunun üzerine İsrailoğullarından bir kesim inanmış, bir kesim de inkâr etmişti. Nihayet biz inananları, onlara düşmanlık yapanlara karşı destekledik. Böylece üstün geldiler.