Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 423
36. Allah ve Rasûlü bir iş hakkında hüküm verdiği zaman, (herkesi ilgilendiren “savunma” gibi işlerde), hiçbir mümin erkek ve hiçbir mümin kadın için ayrı ayrı hareket etmeleri sözkonusu olamaz. Kim Allah’a ve Rasûlüne karşı gelirse; şüphesiz ki o, apaçık bir şekilde sapmıştır.
37. Hani sen Allah’ın kendisine nimet verdiği, senin de (azat etmek suretiyle) iyilikte bulunduğun kimseye; “Eşini nikahında tut (onu boşama) ve Allah’tan sakın” diyordun. İçinde Allah’ın ortaya çıkaracağı bir şeyi gizliyor ve insanlardan çekiniyordun. Oysa kendisinden çekinmene Allah daha lâyıktı. Zeyd eşi ile ayrıldığında onu seninle evlendirdik ki; eşler boşandıklarında, evlatlıkların eşleriyle evlenmeleri konusunda, müminlere bir zorluk olmasın. Allah’ın emri gerçekleşmiştir.
38. Allah’ın, kendisine farz kıldığı şeyleri yerine getirmesi konusunda, peygambere bir darlık/sıkıntı yoktur. Daha önce gelip geçen peygamberler hakkında da, Allah’ın kanunu böyledir. Allah’ın emri kesinleşmiş bir hükümdür.
39. Daha önce gelip geçen o peygamberler, Allah’ın vahiylerini tebliğ eden, Allah’tan korkan, başka hiç kimseden korkmayan kimselerdir. Allah hesap görücü olarak yeter.
40. Muhammed, sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir. Fakat o, Allah’ın Rasûlü ve Nebilerin sonuncusudur. Allah herşeyi bilir.
41. Ey iman EDENLER! Allah’ı çokça zikredin/hatırlayın/anın.
42. Onu sabah akşam tesbih edin/çokça aklınıza getirin.
43. O’dur sizi karanlıklardan aydınlığa çıkaran, melekleri de sizin için bağışlanma dileyen ve müminlere karşı da çok merhametli olan!