Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 34
216. Savaş hoşunuza gitmediği halde (saldırganlara karşı), size farz kılındı/izin verildi. Bazen Allah’ın bildirdiği bir şey, sizin için hayırlı iken siz onu hoş görmüyorsunuz. Bazen Allah’ın bildirdiği bir şey, sizin için kötü iken siz onu seviyorsunuz. Allah bilir, siz bilmezsiniz.
217. Sana haram ayda savaşmayı soruyorlar. De ki: “O ayda savaş büyük bir günahtır/suçtur. Allah yolundan alıkoymak, onu inkâr etmek, Mescidi Haram’ın ziyaretine engel olmak ve halkını oradan çıkarmak, Allah katında daha büyük suçtur/günahtır. Fitne (insan hakları ihlalleri), adamı öldürmekten daha ağırdır/eziyetlidir. Onlar güç yetirebilseler, sizi dininizden döndürünceye kadar sizinle savaşmaya devam ederler. Sizden kim dininden döner de kâfir olarak ölürse, işte onların bütün yapıp ettikleri dünyada da, ahirette de boşa gitmiştir. Bunlar cehennemliklerdir, orada sürekli kalacaklardır.
218. Iman edenler, hicret edenler, Allah izin verdiği için (saldırganlara karşı) cihat edenler şüphesiz bunlar Allah’ın rahmetini umarlar. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
219. Sana içkiyi ve kumarı sorarlar. De ki: “Onlarda hem büyük günah, hem de insanlar için, (sizin bilmediğiniz görünmeyen bazı) yararlar vardır. Ama kötülükleri yararlarından daha büyüktür.” YİNE sana Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: “İhtiyaçtan fazlasını!” Allah size ayetleri böyle açıklıyor, umulur ki düşünürsünüz.