Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 335
24. Onlar hem sözün hoş olanına ulaşmışlar, hem de övgüye lâyık olan Allah’ın, vasiyet ettiği/emrettiği şekilde yaşamışlardır.
25. Şüphesiz inkâr edenler ve Allah’ın yolundan, yerli ve dışarıdan gelen bütün insanlar için, ibadet yeri olarak eşit kıldığımız, Mescidi Haram’dan alıkoyanlar (azabı hak etmişlerdir.) Kim de orada zulmederek haktan sapmak isterse Biz ona çok acıklı bir azaptan tattıracağız.
26. Hani biz İbrahim’e Kâbe’nin yerini; “Bana hiçbir şeyi ortak koşma; tavaf edenler, namaz kılanlar, rükû ve secde edenler için yapılan Evi tertemiz tut” diye belirtmiştik.
27. Insanlar arasında haccı ilân et ki, gerek yaya olarak, gerek uzak yollardan gelen yorgun develer üzerinde sana gelsinler.
28. Gelsinler ki, kendilerine ait birtakım menfaatlere şahit olsunlar ve Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği, (kurbanlık) hayvanlar üzerine belli günlerde, (onları kurban ederken) Allah’ın adını ansınlar. Artık onlardan siz de yiyin, yoksula fakire de yedirin.
29. Aynı zamanda bunlar; Arafat vakfesini, Müzdelife vakfesine yerine getirsinler ve Beyti Atik’i (Allah’a ibadet için yapılan Kâbe’yi) tavaf etsinler.
30. Bu böyle! Kim Allah’ın hükümlerine saygı gösterirse, bu Rabbi katında kendisi için bir hayırdır. Haramlığı size okunanların (bildirilenlerin) dışında, bütün hayvanlar size helal kılındı. Artık putlara tapma pisliğinden kaçının, yalan sözden kaçının.