Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 263
16. Andolsun ki biz gökte burçlar yarattık ve onları seyredenler için süsledik.
17. Ve biz onu taşlanmış her şeytandan koruduk.
18. Ancak kulak hırsızlığı eden olursa, onu da parlak bir ateş şûlesi yetişip kovalar.
19. Yeri döşeyip yaydık. Orada sabit dağlar yerleştirdik. Yine orada miktarı ve ölçüsü belirli olan şeyler bitirdik.
20. Orada hem sizin için hem de rızıklarını temin edemeyeceğiniz varlıklar için geçimlikler yarattık.
21. Hazinesi bizim katımızda olmayan hiçbir şey yoktur. Biz onu ancak belli ölçüye göre indiririz.
22. Rüzgârları aşılayıcı olarak gönderdik. Gökten de su indirdik, onunla sizi suladık. Yoksa o suyu siz depolayamazdınız.
23. Doğrusu biz hem diriltir hem de öldürürüz. Ve ancak biziz hepsine vâris olanlar.
24. Andolsun ki biz sizden önce gelip geçenleri de biliriz, geri kalanları da biliriz.
25. Şüphesiz ki Rabbin onları toplayacaktır. Çünkü O hikmet sahibidir, her şeyi bilendir.
26. Andolsun ki biz insanı pişmemiş çamurdan, işlenebilen kara balçıktan yarattık.
27. Cinleri de daha önce şiddetli ateş alevinden yarattık.
28. Rabbin meleklere demişti ki: “Ben balçıktan, işlenebilen kara topraktan bir insan yaratacağım. ”
29. “Onu düzenlediğim ve ona ruhumdan üflediğim zaman, siz hemen onun için secdeye kapanın. ”
30. Bunun üzerine meleklerin hepsi de hemen secde ettiler.
31. Fakat İblis hariç. O, secde edenlerle beraber olmaktan çekindi.