Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 224
20. Onlar yeryüzünde Allah'ı âciz bırakacak değillerdir. Onların Allah'tan başka dostları da yoktur. Onların azabı kat kat olacaktır. Çünkü onlar (gerçekleri) ne görebiliyorlar ne kulak veriyorlardı.
21. İşte onlar kendilerine yazık ettiler. Uydurdukları şeyler de kendilerinden kaybolup gitti.
22. Şüphesiz ki onlar ahirette en çok ziyana uğrayanlardır.
23. İman edip sâlih ameller işleyen ve Rablerine gönülden boyun eğenlere gelince, işte onlar cennet halkıdırlar. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
24. (Mümin ve kâfir) iki zümrenin durumu, kör ve sağır ile gören ve işiten kimseler gibidir. Bunların hâli hiç eşit olur mu? Hâlâ düşünmüyor musunuz?
25. Andolsun ki Nuh'u kavmine gönderdik. (Onlara dedi ki): “Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım. ”
26. “Allah'tan başkasına kulluk etmeyin. Doğrusu ben hakkınızda acıklı bir günün azabından korkuyorum. ”
27. Kavminden ileri gelen kâfirler dedi ki: “Biz seni bizim gibi bir insan görüyoruz ve sana bizim basit görüşlü ayak takımımızdan başkasının uyduğunu görmüyoruz. Sizin bize karşı bir üstünlüğünüzü de görmüyoruz. Bilakis biz sizi yalancı sanıyoruz. ”
28. Nuh dedi ki: “Ey kavmim! Eğer ben Rabbimden gelen apaçık bir delil üzerinde isem ve O bana kendi katından bir rahmet vermiş de, bu sizin gözlerinizden gizli bırakılmış ise buna ne dersiniz? Hoşlanmadığınız halde, biz sizi ona zorlayacak mıyız?”