Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 184
53. Bunun sebebi, bir kavim kendilerini değiştirmedikçe, Allah'ın onlara verdiği nimeti değiştirmeyeceğinden dolayıdır. Gerçekten de Allah işitendir, bilendir.
54. Bunların hâli Firavun hânedânı ile daha evvelkilerin hâli gibidir. Onlar Rablerinin âyetlerini yalanlayıp inkâr etmişlerdi, biz de onları günahları ile helâk ettik. Firavun'un hânedânını denizde boğduk. Onların hepsi zâlim idiler.
55. Şüphesiz ki Allah katında, yeryüzünde yürüyen canlıların en kötüsü kâfir olanlardır. Artık onlar iman etmezler.
56. Sen kendileriyle andlaşma yaptığın halde, onlar her defasında hiç çekinmeden andlaşmalarını bozarlar.
57. Eğer onları savaşta ele geçirirsen, (vereceğin cezâ ile) arkalarındakileri de ürküt. Belki ibret alırlar.
58. Bir kavmin (andlaşmayı bozmak hususunda) hâinlik yapmasından çekinirsen, sen de hak ve adaletle (onların seninle yaptıkları andlaşmayı) aynı şekilde onlara at (andlaşmayı bozduğunu onlara bildir). Şüphesiz ki Allah hâinlik yapanları sevmez.
59. Kâfirler (kendilerini kurtarıp) geçtiklerini sanmasınlar. Şüphesiz ki onlar (Allah'ı) âciz bırakamazlar.
60. (Ey iman edenler!) Onlara karşı gücünüzün yettiği kadar kuvvet ve cihad için bağlanıp beslenen atlar hazırlayın. Bununla hem Allah'ın düşmanlarını, hem de sizin düşmanlarınızı ve bunların dışında sizin bilmediğiniz Allah'ın bildiği diğer düşmanlarınızı korkutup yıldırırsınız. Allah yolunda ne harcarsanız, size eksiksiz ödenir ve siz aslâ haksızlığa uğratılmazsınız.
61. Eğer onlar barışa yanaşırlarsa, sen de yanaş ve Allah'a tevekkül et. Çünkü O işitendir, bilendir.