Mürselât Suresi 31. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
Mürselât Suresi 50 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 33. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 580 sayfa numarasında yer almaktadır.
لَا ظَل۪يلٍ وَلَا يُغْن۪ي مِنَ اللَّهَبِۜ
Sureler
Mushaf
Sayfa 580
Sayfa 580
İlgili Sure
Mürselât Suresi
Mürselât Suresi
Önceki
Mürselât Suresi 30. Ayet
Mürselât Suresi 30. Ayet
Sonraki
Mürselât Suresi 32. Ayet
Mürselât Suresi 32. Ayet
İsim | Meal |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Hiçbir serinliği olmayan ve ateşin alevinden de korumayan gölgeye.” |
Abdullah Parlıyan | Ki ne gölgelendiren ne de alevden koruyandır. |
Adem Uğur | Ne (ateşten) gölgelendirir ve ne de (renk renk) alevden kurtarır! |
Ahmed Hulusi | Dumanlar ne gölge sağlar, ne alevi engeller. |
Ahmet Tekin | O ne gölgelendirir, ne de alevden korur. |
Ahmet Varol | Ne gölge altında barındırır, ne (yakıcı) alevden korur. |
Ali Bulaç | Ne gölgelendirir, ne alevden korur, (sırf size bir azab...) |
Ali Fikri Yavuz | Ama o, ne serinlik veren bir gölgedir, ne de alevlerden koruyan bir gölge. |
Ali Ünal | (29-33) Yalan sayageldiğiniz şeye doğru gidiniz! Üç boyutlu azaba, ne gölgelendiren ne de alevden koruyan bir gölgeye gidiniz. O saray gibi kocaman bir kıvılcım saçar. Her bir kıvılcım sanki birer sarı devedir. |
Bayraktar Bayraklı | (30-31) «olge yapmayan ve atesten de korumayan cehennem dumaninin uc kollu golgesine gidin.» |
Bekir Sadak | O, ne gölgelendiricidlr, ne de yükselen alevden korur.. |
Celal Yıldırım | (30-31) “Haydi gidin, üç kola ayrılmış (dumandan) bir gölgeye (ki o) ne gölgelendirir ne de ateşten korur. |
Cemal Külünkoğlu | (30-31) “Üç kola ayrılmış gölgeye gidin ki, o ne gölgelendirir ne de alevden korur.” |
Diyanet İşleri | (30-31) 'gölge yapmayan ve ateşten de korumayan cehennem dumanının üç kollu gölgesine gidin.' |
Diyanet İşleri ( Eski ) | (30-31) Üç kola ayrılmış, (ama) ne gölgelendiren ne de alevden koruyan bir gölgeye gidin. |
Diyanet Vakfı | O ne gölgelendirir ne de alevden korur. |
Edip Yüksel | O, ne gölgelendirir, ne alevden korur. |
Elmalılı ( Sade ) | ne gölgelendirir, ne de alevden korur. |
Elmalılı ( Sade - 2 ) | Ne gölgelendirir ne alevden korur |
Elmalılı Hamdi Yazır | Ne gölge altında barındırır, ne (yakıcı) alevden korur. |
Gültekin Onan | Ne gölgelendirir, ne alevden korur. |
Harun Yıldırım | (Ki o), gölgelendirici değildir. (Onları) alevden de korumaz. |
Hasan Basri Çantay | (O,) ne gölgelendiricidir ne de alevden korur. |
Hayrat Neşriyat | Gölge yapmaz ve alevden korumaz. |
İbni Kesir | Gölgesi kesinlikle olmayan ve o parlak ateşten korumaya faydası olmayan gölgelere. |
İlyas Yorulmaz | Ne gölgelendirir, ne alevden korur. |
İnsan Dergisi | "Öyle bir duman ki, insanı ne gölgelendirip serinletir, ne de alevden korur!" |
Kadri Çelik | hiçbir (serinliği) olmayan ve ateşten korumayan (gölgeye), |
Mahmut Kısa | Ne gölgelendirir sizi o, ne alevden korur. |
Muhammed Esed | Serinletmeyen ve ateşin alevinden korumayan (acayip bir gölgeye); |
Mustafa İslamoğlu | (30-31) Üç kola ayrılmış olan bir gölgeye gidiniz. Ne gölgelendiricidir ve ne de alevden koruyabilir. |
Ömer Nasuhi Bilmen | O, ne gölgelendirir, ne de alevden korur. |
Ömer Öngüt | Gölgelendirmez, alevden de korumaz. |
Şaban Piriş | Ne gölgelendirir, Ne de alevden korur. |
Sadık Türkmen | Serinlik sağlamayan ve alevden korumayan gölgeye! |
Seyyid Kutub | Gidin ama, o, ateşten sizi korumaz, gölgelik olmaz. |
Suat Yıldırım | Ki ne gölgelendirir, ne de alevden korur. |
Süleyman Ateş | Ne gölge altında bulundurur, ne de (yakıcı) alevden korur. |
Süleymaniye Vakfı | Gölgelendirmeyen, alevden de korumayan yere. |
Tefhim-ul Kuran | Bir gölge ki ne serinlik verir, ne alevden korur. |
Ümit Şimşek | Ne gölgelendirir ne alevden korur. |
Yaşar Nuri Öztürk | (Fakat bu sizi) ne gölgelendirir, ne de (yakıcı) alevden korur. |
Sureler
Sayfa 580
Mushaf
Mushaf
Mürselât Suresi
İlgili Sure
İlgili Sure
Mürselât Suresi 30. Ayet
Önceki
Önceki
Mürselât Suresi 32. Ayet
Sonraki
Sonraki