Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 404
64. Zaten (akletselerdi, bileceklerdi ki) şu dünya hayatı (tek başına) geçici bir oyun ve oynaştan başka bir şey değildir; bir de hayatın öteki yüzü vardır ki, işte odur capcanlı gerçek hayat: keşke bunu olsun bilebilseydiler.
65. Fakat gemiye binip de (tehlike hissettikleri) zaman, inancı batıldan arındırıp dini yalnız O'na has kılarak başlarlar Allah'a yalvarıp yakarmaya; ne ki O kendilerini sağ salim karaya çıkarır çıkarmaz, aynı kimseler başlarlar O'na ortak koşmaya.
66. Sonuçta kendilerine verdiklerimize nankörlük etmiş ve kısa vadeli bir hazzı tüketmiş olurlar: Fakat zamanı gelince (gerçeği) anlayacaklar.
67. Peki, görmezler mi ki kendilerinin etrafındaki insanlar her tür saldırıya açık olmanın tedirginliğini yaşarken, Biz onlara güvenli bir dokunulmazlık sağladık: hala mı batıl inançlara saplanıp Allah'ın nimetlerine nankörlük edecekler?
68. Kendi uydurduğu yalanları Allah'a yakıştıran, ya da önüne gelen hakikati yalanlayandan daha zalim biri olabilir mi? Hiç zulümde direnenler için cehennemde yer bulunmaz mı?
69. Ama davamız uğrunda var gücünü harcayanları, elbette kendi yollarımıza yönelteceğiz: ve şüphesiz Allah iyi ve erdemli olanların yanındadır.
1. Elif-Lam-Mim!
2. Rumlar yenilgiye uğradılar,
3. (üstelik) en yakın yerde; ama onlar, bu yenilgilerinin ardından yeniden galip gelecekler;
4. (hem de) bir kaç yıl içerisinde -(tabi ki) mutlak karar, önünde sonunda Allah'a aittir-: (Şimdi müşriklerin sevindiği gibi) o gün de mü'minler sevinecekler;
5. Allah'ın yardımı sayesinde... O dilediğine yardım eder: zira O her işinde mükemmel olan, sonsuz merhamet sahibidir.