Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 352
21. Siz ey iman edenler! Şeytanın adımlarını izlemeyin! Kim şeytanın adımlarını izlerse, iyi bilsin ki (Şeytan) sadece hayasızlığı ve akl-ı selime aykırı olanı emreder. Ve eğer Allah'ın üzerinizde ki fazlı ve rahmeti bulunmamış olsaydı, sizden hiç kimse ebediyen (günahtan) arınamazdı. Lakin Allah (arınmak) isteyen kimseyi arındırmayı diler; zira Allah (arınmak isteyen herkesi) çok iyi işitir ve çok iyi bilir.
22. Şu halde, içinizden (servetçe) bolluk ve rahatlık içinde olan kimseler, yakınlara, muhtaçlara ve Allah davası uğruna hicret edenlere yardım etmekten geri durmasınlar; onları affedip hoş görsünler! Hem Allah'ın sizi bağışlaması hoşunuza gitmez mi? Nitekim Allah tarifsiz bir bağış, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.
23. Şu kesin ki, iffetli ve inanmış kadınlara -dalgınlık ve dikkatsizlik etmiş olsalar dahi- iftira atan kimseler, dünya ve ahirette Allah'ın rahmetinden dışlanacaklar. Üstelik onlar korkunç bir terkedilmişliğe mahkum olacaklar;
24. o gün onların dilleri, elleri ve ayakları yapıp ettiklerinden dolayı kendileri aleyhine tanıklık edecektir.
25. O gün geldiğinde, Allah onlara hak ettikleri karşılığı tastamam ödeyecek; sonunda onlar da, Allah'ın, evet yalnızca O'dur (her şeyi) apaçık ortaya çıkaran, mutlak hakikat olduğunu öğrenecekler.
26. Kötü kadınlar kötü erkeklerin, kötü erkekler de kötü kadınların dengidir; tıpkı iyi kadınlar iyi erkeklerin, iyi erkekler de iyi kadınların dengi olduğu (gibi): işte onlar, (bu dünyada) iftiracıların dillerine doladıkları şeylerden uzaktır, (ahirette ise) onları sonsuz bir bağış ve tarifsiz güzellikte bir rızık beklemektedir.
27. Siz ey iman edenler! Kendinize ait olmayan evlere, sahiplerinden izin almadan ve selam vermeden girmeyiniz: düşünecek olursanız, sizin yararınıza olan da budur.