Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 331
102. Onlar oranın uğultusunu bile duymayacaklar. Ve onlar canlarının çektiği şeyler arasında kalıcı bir hayat sürecekler.
103. Onları, (kıyamete mahsus) o benzeri görülmemiş dehşetli panik dahi tasalandırmayacak; zira melekler kendilerini "Bu, işte size vaad edilen o (mutlu) gündür!" diye karşılayacaklar.
104. O gün Biz gökleri, kitap sayfalarını rulo yapar gibi dürüp katlayacağız; mahlukat (evrenini) ilk defa nasıl yaratmışsak, onu öylece tekrar yaratacağız. Bu üstlendiğimiz bir sözdür: zira Biz, evet Biz her istediğimizi hep gerçekleştirmişiz.
105. Ve doğrusu Biz, hatırlatıcı mesajların ardından, bütün ilahi vahiylerin hikmet yüklü sayfasına "(Tekrar yarattığımız) bu yerin varisi salih kullarım olacak" diye yazmışız.
106. Hiç şüphesiz bunda, Allah'a gereği gibi kulluk etmek isteyenler için nice mesajlar vardır.
107. İşte bu yüzden (Ey Peygamber), Biz seni bütün insanlığa, sadece bir rahmet olarak gönderdik.
108. De ki: "Bana vahyolunan her şeyin (özü) yalnız ve yalnızca "ilahınızın bir tek ilah olduğu" som gerçeğidir: şu halde artık siz O'na teslim olacak mısınız?
109. Fakat eğer (bu davetten) yüz çevirirlerse, o zaman da de ki: "Ben bu daveti hiçbir ayrım gözetmeden hepinize duyurdum; ne var ki ben tehdit edildiğiniz (Hesap Günü'nün) yakın mı uzak mı olduğunu da bilemem."
110. Fakat (Allah) açıktan söyleneni nasıl bilirse, gizlediklerinizi de öylece bilir.
111. Ama ben; (bu ertelemenin) sizin için bir sınama ve kısa süreliğine verilmiş bir mühlet olup olmadığını herhalde bilemem."
112. (Allah'a yönel ve) de ki: "Rabbim! Aramızda hakkaniyetle hüküm ver!" (Onlara dön) ve (de ki): "Kendisine yakıştırdığınız tüm (gerçek dışı) nitelemelere karşı kendisinden yardım istenecek tek merci, (yine) O sınırsız merhamet sahibi olan Rabbimizdir."