Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 312
96. İmanda sebat eden, o imanla uyumlu bir hayat yaşayan kimseler var ya: O sonsuz rahmet kaynağı onlar için tarifsiz bir sevgi var edecek.
97. İşte sadece bu yüzden Biz onu senin (konuştuğun) dil aracılığıyla kolaylaştırdık ki, sorumluluk bilinci taşıyan kimseleri onunla müjdeleyip sorumsuzca savrulanları da uyarasın diye.
98. Zira Biz onlardan önce nice uygarlıkları helak etmişizdir: sen onlardan herhangi birinin varlığını hissediyor, ya da onların ardından bir tek çıtırtı olsun duyabiliyor musun?
1. Ey insan!
2. Ey Muhammed! Biz sana bu Kur'ân'ı, üzülüp sıkıntı çekmen için indirmedik.
3. yalnızca Allah'ın sevgisini yitirmekten korkan kimselere bir uyarı olsun için (indirdik):
4. yeri ve yüce gökleri yaratan Zat tarafından indirilmedir bu!
5. O rahmet kaynağı ki, mutlak hükümranlık makamına sadece O kurulmuştur.
6. Göklerde, yerde, bu ikisi arasında ve toprağın bağrında ne varsa O'na aittir.
7. Düşünceni ister yüksek sesle dile getir (ister getirme); unutma ki O, gizli (düşünceleri) bildiği gibi, ondan daha gizli (duyguları) da bilir.
8. Allah... O kendisinden başka ilah bulunmayandır; en güzel nitelikler, tüm mükemmellikler O'na mahsustur.
9. Musa'nın yaşadıklarından haberin var mı?
10. Hani o ateş türü cazip bir şey görmüştü de, ailesine hemen "Durun, bekleyin!" demişti; "Benim gözüme ateş türü bir şey ilişti; belki size ondan bir tutam kor getiririm veya ateşin etrafında bir yol gösterici bulurum".
11. Fakat ateşe yaklaşınca ona (gaipten) "Ey Musa!" diye seslenildi;
12. "Benim, Ben! Senin Rabbin! Şimdi ayakkabılarını çıkar! Çünkü sen iki kez kutsal kılınmış vadidesin!