Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 559
6. Onları, gücünüz yeterse oturduğunuz yerin bir kısmında oturtun ve onları sıkıştırarak zararlandırmayın ve gebeyseler doğuruncaya dek doyurun onları ve çocuklarınızı emziriyorlarsa da artık ücretlerini verin ve karı koca; güzelce danışıp görüşerek yapın bu işleri ve bir güçlük çıkarsa çocuğu başka bir kadın emzirir artık.
7. Vakti hâli yerinde ve eli geniş olan, vaktine hâline göre nafaka versin ve rızkı dar olana gelince, Allah, kendisine ne verirse onun bir kısmını nafaka olarak versin; Allah, hiç kimseye, kendi verdiği miktardan daha fazla bir şey teklif etmez. Allah, güçlükten sonra bir kolaylık verecektir.
8. Nice şehirler var ki halkı, Rablerinin ve onun peygamberlerinin emirlerine karşı gelmiştir de onları, çetin bir sûrette hesâba çekmişizdir ve onları helâk ederek azaplandırmışızdır.
9. Derken yaptıklarının vebâlini tatmışlardır da işlerinin sonu, ziyan olup gitmiştir.
10. Allah onlara çetin bir azap da hazırlamıştır, artık çekinin Allah'tan ey aklı başında olanlar; ey îmân edenler, andolsun ki Allah, size bir öğüt olan Kur'ân'ı indirmiştir.
11. Peygamberi de göndermiştir ki size Allah'ın apaçık âyetlerini okumadadır inananları ve iyi işlerde bulunanları karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için ve kim, Allah'a inanır ve iyi işlerde bulunursa onu, ebedî kalmak üzere, kıyılarından ırmaklar akan cennetlere koyar, gerçekten de Allah, ona en güzel bir rızık verir.
12. Bir Allah'tır ki yaratmıştır yedi göğü ve yeryüzünü de onun misli olarak yedi kat halketmiştir; bunların arasında, emri, inip durmadadır. Allah'ın, şüphesiz, her şeye gücü yettiğini bilmeniz ve şüphe yok ki Allah'ın bilgisinin, gerçekten de her şeyi kavradığını, kuşattığını anlamanız için.