Kalem Suresi 25. Ayet

Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.

Kalem Suresi 52 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 2. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 564 sayfa numarasında yer almaktadır.
وَغَدَوْا عَلٰى حَرْدٍ قَادِر۪ينَ
Sureler
Mushaf
Sayfa 564
İlgili Sure
Kalem Suresi
Ayetler
İsim Meal
Abdulbaki Gölpınarlı Ve kendilerini yoksullara birşey vermemeye güçleri yeter zannederek erkenden bahçelerine gittiler.
Abdullah Parlıyan (Evet yoksullara yardıma) güçleri yettiği halde, onları yardımdan mahrum etmek niyet ve azmi ile erkenden yola düştüler.
Adem Uğur Yoksulları engellemeye güçleri yeterek gittiler.
Ahmed Hulusi Yoksullara yardıma güçleri yettiği halde, onları yardımdan mahrum etmek niyet ve kararı ile erkenden yola düştüler.
Ahmet Tekin (Yoksulları) engellemeye güç yetirecekleri zannıyla erkenden gittiler.
Ahmet Varol (Yoksulları) Engellemeye güçleri yetebilirmiş gibi erkenden gittiler.
Ali Bulaç Hem zanlarınca, miskinleri mahrum etmeğe güçleri yeterek erkenden gittiler...
Ali Fikri Yavuz (Yanlarına herhangi bir fakirin girmesine izin vermeme) kararlılığı içinde ve hasattan emin olarak yollarına devam ettiler.
Ali Ünal (25-28) Amaçlarına ulaşacaklarından emin olarak erkenden gittiler. Harap olmuş bostanı gördüklerinde kimileri, “Biz yanlış yere geldik” dediler. Kimileri de, “Hayır, biz mahvolmuşuz” dediler. İçlerinden en feraset sahibi, “Ben size, niçin Allah'ı anmıyorsunuz, dememiş miydim?” dedi!”
Bayraktar Bayraklı Yoksullara yardim etmeye gucleri yeterken boyle konusarak erkenden gittiler.
Bekir Sadak (Yoksulu) engellemeye güçleri yeter halde sabah erkenden gittiler.
Celal Yıldırım (25-26) (Yoksulları) engellemeğe güçleri yetermiş gibi erkenden gittiler. Fakat bahçeyi o halde görünce: “Biz mutlaka yolumuzu şaşırmış olmalıyız (yanlış geldik)!” dediler.
Cemal Külünkoğlu (Yoksullara yardım etmeğe) güçleri yettiği hâlde (böyle söyleyerek) erkenden yola çıktılar.
Diyanet İşleri Yoksullara yardım etmeye güçleri yeterken böyle konuşarak erkenden gittiler.
Diyanet İşleri ( Eski ) (Evet, yoksullara yardıma) güçleri yettiği halde, onları yardımdan mahrum etmek niyet ve azmi ile erkenden yola düştüler.
Diyanet Vakfı Sonuçtan emin bir halde erken vardılar.
Edip Yüksel (Zanlarınca yoksulları) engellemeye güçleri yeterek erkenden gittiler.
Elmalılı ( Sade ) Sadece engelleme gücüne sahip (bir tavırla) erkenden gittiler.
Elmalılı ( Sade - 2 ) Sırf bir men'a güçleri yeterek erkenden gittiler.
Elmalılı Hamdi Yazır (Yoksulları) Engellemeye güçleri yetebilirmiş gibi erkenden gittiler.
Gültekin Onan Güçleri yetebilirmiş gibi erkenden çıktılar.
Harun Yıldırım (Fakirleri) men'e (sanki) gücleri yetecek adamlar tavriyle erkenden gitdiler.
Hasan Basri Çantay Hâlbuki (fakirlere yardıma) güçleri yeten kişiler oldukları hâlde, (onları yardımdan)mahrûm etmek üzere erkenden gittiler.
Hayrat Neşriyat Güçleri yetermiş gibi erkenden gittiler.
İbni Kesir Sabah erkence kararlarına uygun planlar yapmış olarak çıktılar.
İlyas Yorulmaz (Azabı değil, sadece yoksulları) Engellemeye güç yetirenler olarak erkenden gittiler.
İnsan Dergisi İşte bu şekilde, ürünleri toplayacaklarından emin bir hâlde, sanki istedikleri her şeyi yapabilecek güce sahiplermiş gibi erkenden çıkıp gittiler.
Kadri Çelik ve amaçlarına ulaşmaya kararlı bir şekilde erkenden kalkıp gittiler.
Mahmut Kısa Ve kendilerini, yoksulları men etmeye güçleri yeter sanarak erkenden gittiler.
Muhammed Esed Sabah erkenden, güçleri her şeye yetermiş havasıyla yola koyuldular.
Mustafa İslamoğlu (24-25) «Sakın bugün aranızda bir yoksul o bostana girivermesin,» diyorlardı. Ve yoksulları men'e kâdir oldukları halde erkenden gidiverdiler.
Ömer Nasuhi Bilmen (Yoksullara yardım etmeye) güçleri yettiği halde, böyle konuşarak erkenden gittiler.
Ömer Öngüt Varlıklı oldukları halde (muhtaçları) engellemek için erken yola çıktılar.
Şaban Piriş Mahsulü toplayacaklarına emin olarak, erkenden gittiler.
Sadık Türkmen Ürünleri toplayacaklarından emin olarak erkenden gittiler.
Seyyid Kutub Yoksulları engelleme azmi içinde ilerlediler.
Suat Yıldırım Devşirebileceklerini umarak erkenden gittiler.
Süleyman Ateş (Yoksulları) Engellemeğe güçleri yetebilirmiş gibi erkenden gittiler.
Süleymaniye Vakfı Karar verdikleri gibi erkenden hırsla oraya vardılar.
Tefhim-ul Kuran Erkenden vardılar, yoksula engel olmak ellerindeymiş gibi.
Ümit Şimşek Sadece engellemeye, şiddete güçleri yeten kişiler olarak erkenden vardılar.
Yaşar Nuri Öztürk (Yoksulları) engellemeğe güçleri yetecek gibi erkenden gittiler.

Sureler
Sayfa 564
Mushaf
Kalem Suresi
İlgili Sure
Ayetler