Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 455
27. Ve Biz, hakikati inkar edenlerin sandığı gibi, göğü ve yeri ve ikisi arasındaki şeyleri bir amaç ve anlamdan yoksun yaratmadık. Vay hallerine (cehennem) ateşindeki o inkarcıların!
28. (Yoksa,) inanıp doğru ve yararlı işler yapanları yeryüzünde bozgunculuk yapanlarla bir mi tutsaydık? Allah'a karşı sorumluluklarının bilincinde olanları yoldan sapmışlarla bir mi tutsaydık?
29. (Ey Muhammed!) Sana indirdiğimiz bu kutsal ilahi kelam(da her şeyi açıkladık ki) insanlar onun mesajı üzerinde iyice düşünsünler ve akıl iz'an sahipleri ondan ders alsınlar.
30. Ve biz Davud'a (oğul olarak) Süleyman'ı armağan ettik; o, ne güzel bir kul(umuz oldu)! O, her zaman Bize yönelirdi.
31. (Ve) akşama doğru soylu koşu atları önüne getirildiğinde (bile),
32. "Ben güzel olan her şeyi severim, çünkü Rabbimi bana hatırlatır!" derdi; (atlar koşarak uzaklaşıp) gözden kayboluncaya kadar (bu sözleri tekrarladı. Daha sonra,)
33. "Onları bana getirin!" (diye emretti) ve bacakları ile boyunlarını (şefkatle) sıvazlamaya başladı.
34. Fakat (daha önce) Süleyman'ı tahtının üzerine bir ceset koymak suretiyle denemiştik; bunun üzerine (Bize) yönelmiş (ve)
35. "Rabbim!" demişti, "Günahlarımı affet, bana benden sonra kimsenin ulaşamayacağı bir hükümranlık ver; çünkü sen lütuf sahibisin!"
36. Bunun üzerine rüzgarı o'nun emrine verdik ki o'nun direktifi ile istediği yöne doğru kolayca essin;
37. bütün bozguncu güçleri de (o'nun hizmetine verdik), her tür yapı ustasını ve dalgıcı;
38. ve zincirlerle birbirlerine bağlanmış diğerlerini.
39. (Ve ona dedik:) "Bu Bizim hediyemizdir, onu hiçbir hesap yapmadan başkalarına dilediğin gibi vermen yahut elinde tutman sana kalmıştır!"
40. Kuşkusuz o'nu (öteki dünyada) Bizim yakınlığımız ve menzillerin en güzeli beklemektedir.
41. Kulumuz Eyyub'u da hatırla, o'nun Rabbine şöyle seslendiğini: "Şeytan bana (tam bir) bıkkınlık ve azap vermektedir!"
42. (Bunun üzerine kendisine:) "Ayağını (yere) vur: İşte yıkanabileceğin ve içebileceğin bir soğuk su!" dedik.