Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 444
55. Kuşkusuz cenneti hak edenler bugün yaptıkları her şeyden hoşnut olacaklardır,
56. onlar ve eşleri sedirler üzerinde mutlu bir şekilde yatıp uzanacaklar,
57. orada (yalnızca) sevinç ve mutluluğu tadacaklar ve istedikleri her şey onların olacak,
58. rahmet saçıcı Rabbin sözüyle gelen katıksız bir huzur ve rahatlık içinde.
59. "Ey suçlular, siz bugün şöyle ayrılın!
60. Siz ey Ademoğulları, size demedim mi?: Şeytan'a tapmayın, o sizin apaçık düşmanınızdır!
61. Ve (yalnız Bana ibadet edin!) Dosdoğru yol budur!
62. (Şeytana gelince,) o bir çoğunuzu saptırmıştır; neden aklınızı kullanmıyorsunuz?"
63. "İşte tekrar tekrar uyarıldığınız cehennem:
64. hakkı ısrarla inkar etmenizin sonucu olarak bugün oraya girin!"
65. O gün ağızlarına mühür vuracağız, fakat elleri dile gelecek ve ayakları (hayatta iken) yapmış oldukları her şeye tanıklık edecektir.
66. Eğer (insanların doğru ile yanlışı ayırd edememelerini) dilemiş olsaydık, onları görüp anlama melekesinden yoksun bırakırdık da (doğru) yoldan hep şaşarlardı, ama (öyle olsaydı) onlar (doğruyu) nasıl görebilirlerdi?
67. Eğer (doğru ile yanlış arasında seçim yapma özgürlüğünden yoksun olmalarını) dilemiş olsaydık, onları kesinlikle farklı bir tabiatta yaratırdık ve bulundukları yerde (kökleştirirdik ki) ne ileri gidebilsinler, ne de geri dönebilsinler.
68. Ama (şunu daima hatırlasınlar ki) Biz bir insanın ömrünü uzatırsak, aynı zamanda onun güç ve yeteneklerinde (yaşlandıkça) bir azalma meydana getiririz; (buna rağmen) hala akıllarını kullanmazlar mı?
69. Ve (işte böyle:) Biz bu (Peygamber'e) şiir (yeteneği) bahşetmedik, zaten (şiir) bu (mesaj)a uygun düşmezdi: o yalnızca bir uyarı ve öğüttür; ve o özünde apaçık olan ve gerçeği dosdoğru gösteren bir (ilahi) hitabedir,
70. ki (kalben) diri olanları uyarabilsin ve (Allah'ın) sözü hakikati inkara şartlanmış olanlara karşı tanıklık yapabilsin diye.