Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 532
17. O Rahman ki, iki doğunun ve iki batının Rabb'idir. Bütün zamanların ve mekânların hâkimidir. Doğudaki ve batıdaki, geçmiş ve gelecek tüm ülkelerin, medeniyetlerin ve imparatorlukların gerçek sahibi ve hükümdarıdır. Ayrıca O, güneş sistemlerine yerleştirdiği şaşmaz ölçü sayesinde, evrenin her noktasını periyodik aralıklarla birer gündoğumu ve günbatımı noktası yapan yüce yaratıcıdır.
18. Hal böyleyken, söyleyin ey insanlar ve cinler! Her şeye kadir olan Rabb'inizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?
19. O Rahman ki, bazı okyanus ve denizlerde, biri tatlı ve içilebilir, diğeri tuzlu ve acı olan iki su kütlesini birbirlerine kavuşacak şekilde serbest bırakmıştır.
20. Fakat ikisinin arasında, gözle görülmez manyetik bir perde, aşılmaz bir engel vardır. Bu yüzden aynı denizde yan yana duran tatlı ve tuzlu su kütleleri, birbirlerine karışmazlar (25. Furkan: 53; 27. Neml: 61 ve 35. Fatır: 12).
21. Şu hâlde, söyleyin ey insanlar ve cinler, Rabb'inizin bunca nimetlerinden hangi birini yalanlayabilirsiniz?
22. İç içe bulundukları hâlde, birbirine karışmayan farklı özellikteki bu su kütlelerinin her ikisinden de, sedef, inci ve mercan gibi süs eşyaları çıkar.
23. Evet, Rabb'inizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?
24. O Rahman ki, engin denizlerde yüce dağlar gibi süzülüp giden yüksek gemiler de O'nundur. Denizleri yaratan, suya kaldırma kuvvetini veren ve insanoğluna denizde, karada ve havada kullanabileceği araçlar üretebilmesi için imkân ve yetenekler bahşeden Allah'tır.
25. Öyleyse, ey insanlar ve cinler, söyleyin; Rabb'inizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?
26. Gökler, yerler ve onların üzerinde bulunan her şey, eninde sonunda yok olup gitmeye mahkûmdur.
27. Ancak sınırsız kudret ve ikram sahibi olan Rabb'inin yüce Zatı ebedîdir, sonsuzdur. Diğer varlıklar ise, ancak O'nun lütuf ve rahmeti sayesinde varlığını sürdürebilirler.
28. Şu hâlde, ey insanlar ve cinler, Rabb'inizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?
29. Göklerde ve yerdeki bütün canlılar ihtiyaçları için O'na yalvarır. O, kâinatın her zerresine hükmetmektedir ve her an yeni tecellilerle yeni bir iştedir. Bu yüzden âlem daima değişmekte, her an hayret ve hayranlık verici farklı yaratılışlara sahne olmaktadır.
30. Peki, Rabb'inizin bunca nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?
31. Zamanı gelince, sizin de hesabınızı göreceğiz, ey günah yüklü iki toplum! Ey insan ve cin kâfirleri! Bütün azgınlığınıza rağmen hâlâ helâk edilmediyseniz, bu Rabb'inizin lütuf ve rahmeti sayesinde size biraz daha mühlet vermesindendir. Fakat yakında sizin de hesaba çekilme vaktiniz gelecek.
32. Bu durumda, söyleyin ey zalimler, Rabb'inizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?
33. Ey günahkâr cin ve insan topluluğu! Eğer göklerin ve yerin sınırlarını aşıp Allah'ın hükmünden ve azabından kaçmaya gücünüz yetiyorsa, haydi aşıp gidin! Fakat Allah tarafından özel bir güç ve yetkiyle donatılmış olmadıkça, kâinatın sınırlarını aşamazsınız.
34. Şu hâlde, ey insanlar ve cinler, Rabb'inizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?
35. Eğer göklerdeki sınırları aşmaya kalkışırsanız, üzerinize dumansız bir ateş alevi ve erimiş bakır gibi kıpkızıl, zehirli bir gaz gönderilir de, kendinizi asla kurtaramazsınız.
36. Öyleyse, Rabb'inizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?
37. Gök yarılıp kızarmış yağ rengindeki kırmızı bir güle dönüştüğü zaman öyle korkunç bir hal alacak ki, hayal bile edemezsiniz.
38. Şimdi, ey insanlar ve cinler, Rabb'inizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?
39. O Gün, insanlara ve cinlere günahları sorulmayacak. Çünkü her şey tespit edilmiştir. Zaten onların bizzat kendi elleri, ayakları ve dilleri hatta yer ve gökyüzü yaptıkları her şeyi bir bir anlatacaktır.
40. Öyleyse, Rabb'inizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?