Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 518
1. Kaf. Ey insan! Böyle basit harflerden meydana gelen, fakat bir benzerini yapmakta insanlığın acze düştüğü eşsiz bir mucize olan bu yüce Kur'an şahittir ki, hepiniz öldükten sonra yeniden diriltilecek ve büyük mahkemede yargılanacaksınız.
2. Fakat hakikati inkâr edenler, içlerinden kendileri gibi beşeri özelliklere sahip bir uyarıcının onlara gelip bu gerçeği bildirmesine şaştılar da, "Bu gerçekten tuhaf bir şey!" dediler. Ve eklediler:
3. "Biz ölüp toza toprağa dönüştükten sonra mı yeniden diriltilecekmişiz? Bu gerçekleşmesi imkânsız bir dönüştür."
4. Oysa Biz, yeryüzünün onlardan her geçen gün neleri koparıp götürdüğünü gayet iyi biliriz. Dolayısıyla, onların çürüyüp toprağa karışan bedenlerini, Mahşer Günü nasıl yeniden hayata kavuşturacağımızı da iyi biliriz. Yanımızda, her şeyi kaydeden bir kitap vardır.
5. Aslında her insan gibi, inkârcılar da bunun mümkün olduğunu pekâlâ yüreklerinde hissederler. Fakat tam aksine onlar, bu Kur'an vasıtasıyla kendilerine gelen hakikati hiç düşünmeden yalanladılar. Bu yüzden, çelişkili bir tavır içindeler. Vicdanlarını rahatsız eden karmakarışık duygular içinde kıvranıp duruyor, her biri ötekini yalanlayan tutarsız iddialarla hem kendilerini hem de başkalarını kandırmaya çalışıyorlar.
6. Peki onlar, üzerlerinde yükselen göğü nasıl mükemmel bir sistem şeklinde kurduğumuzu, parlak birer inci demeti gibi ışıldayan yıldızlarla onu nasıl süslediğimizi ve milyarlarca galaksiden oluşan bu sistemin hiç aksamadan nasıl çalıştığını ve onda en ufak bir kusur, bir düzensizlik, bir çatlak olmadığını görmüyorlar mı?
7. Yeryüzüne gelince, onu da yaşamaya elverişli biçimde yayıp döşedik, üzerine sapasağlam dağlar yerleştirdik ve orada rengârenk, çeşit çeşit güzelim bitkiler yetiştirdik.
8. Bütün bunları, hakikate yönelen her kul için sonsuz ilim, kudret ve merhametimizi gözler önüne seren aydınlatıcı bir delil ve bir öğüt olmak üzere yarattık. Ve yaratılış mucizesi, her an gerçekleşmeye devam ediyor:
9. Biz gökten bereketli yağmurlar indirdik de, onunla meyve dolu bağlar, bahçeler ve tahıl ürünleri olarak biçilecek taneler yeşerttik.
10. Ve salkım salkım meyveleri olan yüksek hurma ağaçları...
11. Kullarımıza tarafımızdan armağan edilmiş bir geçim kaynağı olarak. Böylece, o su ile ölü toprağa hayat verdik. İşte ölümden sonraki yeniden diriliş de böyle gerçekleşecektir.
Bu mucizelerden ibret almayan günümüz inkârcıları, kendilerinden önceki toplumların başına gelenlerden de mi ders almıyorlar?
12. Nitekim onlardan önce Nuh kavmi, Ress halkı ve Semud kavmi de ayetlerimi yalanlamıştı.
13. Ad kavmi, Mısır diktatörü Firavun ve Lut'un arkadaşları da.
14. Eyke halkı ve Tubba kavmi de... Evet, bunların hepsi kendilerine gönderilen Elçileri yalanlamıştı. Bu yüzden uyarılarım gerçekleşmiş ve hepsi helâk edilmişti.
Âhireti inkâr edenler, şunu bir düşünsünler:
15. Biz daha zor görünen ilk yaratmadan yorulup acze mi düştük ki, son yaratmayı gerçekleştiremeyelim? Hayır, aslında onlar, Allah'ın sınırsız kudretini gözler önüne seren yaratılış mucizelerini gayet iyi bilirler. Fakat arzu ve heveslerinin adalet, fedakârlık, erdemlilik gibi ahlâkî değerlerle sınırlanmasını istemediklerinden, yeni bir yaratılış konusunda hep kuşku içindedirler.