Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 394
71. O hâlde, ey Müslüman! İnkârcılara de ki: "Bir düşünün bakalım, eğer Allah geceyi ta Kıyamet Gününe kadar üzerinizde sürekli soğuk ve karanlık kılsa, O'ndan başka size gün ışığını geri getirebilecek bir ilâh var mı? Elbette yok! O hâlde, hâlâ gerçeğin sesine kulak vermeyecek misiniz?"
72. Ve yine onlara de ki: "Bir düşünün bakalım, Allah gündüzü ta Kıyamet Gününe kadar üzerinizde sürekli sıcak ve aydınlık kılsa, huzur içinde dinlenebileceğiniz geceyi size geri getirebilecek Allah'tan başka bir ilâh var mı? Elbette yok! O hâlde, hâlâ hakikati görmeyecek misiniz?"
73. İşte Rabb'iniz, sonsuz lütuf ve rahmetinin eseri olarak sizin için gece ve gündüzü şaşmaz kanunlara bağlı mükemmel bir sistem çerçevesinde düzenledi. Böylece geceyi sakin ve karanlık, gündüzü de canlı ve aydınlık kıldı ki, geceleyin huzur ve güven içinde dinlenesiniz, gündüz vakti de O'nun lütuf ve bereketlerini arayıp bulasınız ve size bahşettiği bunca nimetlere karşılık O'na şükredesiniz. Bütün bunlara rağmen, Allah'tan başka varlıklara ve güçlere boyun eğerek nankörlük edenlere gelince:
74. Tüm insanların yeniden dirilip bir araya geleceği O büyük Gün, Allah onlara seslenecek ve "Söyleyin bakalım; her emrine kayıtsız şartsız boyun eğerek Benim ortaklarım olduğunu öne sürdüğünüz efendileriniz, önderleriniz ve sahte ilâhlarınız şimdi neredeler?" diye soracak.
75. Ve daha sonra, biz her ümmetten bir şahit çıkarıp, "Haydi bakalım, geçmişte öne sürdüğünüz batıl iddialarınızı ispatlayan delillerinizi koyun ortaya!" diyeceğiz. Fakat müşrikler, utanç içerisinde başlarını öne eğmekten başka bir şey yapamayacaklar. Böylece, hak ve hakikatin bütünüyle Allah'a ait olduğunu ve O'na dayanmayan, O'ndan kaynaklanmayan her şeyin batıl olduğunu görecekler. Ve gerek şefaatçi diye bel bağladıkları sözde ilâhları, gerekse din adına uydurdukları batıl inançları, onları yüzüstü bırakıp ortadan kaybolacak.
Hak dinden yüz çevirmenin insanı ne hâle getireceğini daha iyi görmek için, şu ibret verici olaya kulak verin:
76. Firavunun en büyük mali destekçisi olan Karun, İsrail Oğulları'ndan, yani Musa'nın kavmindendi. Fakat servetini Firavunun hizmetinde kullanarak halkına ihanet etti ve onlara karşı zalimce davrandı. Oysa Biz ona öyle hazineler vermiştik ki, sadece anahtarlarını taşımak bile kalabalık ve güçlü bir topluluğa ağır gelirdi.
Karun'un gittikçe yoldan çıktığını gören soydaşları ona, "Ey Karun! Sakın şımarıp kibre kapılma!" demişlerdi, "Çünkü Allah, kibirlenenleri sevmez!"
77. "Allah'ın sana bahşettiği bu servet ve zenginlik ile âhiret yurdunu kazanmaya çalış, fakat dünyadan payına düşeni de unutma. Harama ve israfa yönelmeden, dünyanın nimet ve güzelliklerinden yararlanabilirsin. Ayrıca, âhireti ancak bu dünyada yapacağın salih ameller sayesinde kazanacağını unutma. Bunun için, Allah sana bunca nimetler vererek nasıl iyilikte bulunduysa, sen de fakirlere, muhtaçlara öyle iyilikte bulun. Ve sakın yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya kalkışma! Çünkü Allah, bozgunculuk yapanları sevmez."