Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 330
91. Ve o iffetini koruyan Meryem'e de katımızdan ilim ve hikmet bahşetmiştik. Tertemiz ahlâkının mükâfatı olarak da, ona babasız bir çocuk hediye etmek için ruhumuzdan hayat üflemiş ve hem onu hem de oğlunu, yani İsa Peygamberi tüm insanlığa sonsuz ilim, kudret ve rahmetimizi gösteren apaçık birer delil kılmıştık.
92. Ey insanlar! İşte sizin birer ferdi olmakla yükümlü olduğunuz milletiniz, yukarıdan beri anlatılan Peygamberlerin temsil ettiği ve aynı Allah'a, aynı kitaplara, aynı Peygamberlere inanan ve tevhid inancı etrafında kenetlenen bu biricik millettir ve Ben de sizin Rabb'inizim, öyleyse yalnızca Bana kulluk edin!
93. Ama gel gör ki, bu Peygamberlerin izinden gittiğini iddia edenler, aralarındaki bu birliği bozup paramparça ettiler! Oysa hepsi dönüp dolaşıp Bizim huzurumuza gelecektir. İşte O Gün:
94. Her kim —Allah'ın ayetlerine iman etmiş olmak şartıyla— güzel ve yararlı davranışlar ortaya koyarsa, elbette emekleri boşa gitmeyecektir. Çünkü Biz, yapılan iyilik ve kötülüklerin hepsini bir bir kaydediyoruz.
İnkâr edenlere gelince, onlar da zulüm ve haksızlıklarının cezasını kısmen dünyada çekecekler. Fakat asıl cezayı öte dünyada görecekler:
95. Bizim helâk ettiğimiz bir toplumun, mahşer günü Bize dönmemesi ve yaptıkları kötülüklerin hesabını vermemesi mümkün değildir.
Bu ayeti şöyle anlamak da mümkündür:
Bizim helâk ettiğimiz bir toplumun, bir daha dünya hayatına dönmesi asla mümkün değildir.
96. Ta ki Ye'cüc ve Me'cüc denilen istilâcı toplumları dizginleyen setler yıkılıp açılınca, emperyalist devletler ve uluslararası sömürü şirketleri dünyayı ele geçirmek üzere akla hayale gelmedik yol ve yöntemler kullanarak her tepeden akın akın mazlum halkların üzerine saldıracaklar. Böylece insanlık, tüm dünyayı kuşatan müthiş bir bunalım ve kargaşanın pençesine düşecek.
97. İşte o zaman, gerçekleşeceğinde asla kuşku olmayan o vaad, yani kıyamet vakti yaklaşmış demektir. Kıyamet kopunca tüm insanlar yeniden diriltilip Rab'lerinin huzuruna getirilecekler. İşte o anda, inkârcıların gözleri korku ve dehşetle yerinden fırlayacak ve "Vay başımıza gelenlere!" diye feryat edecekler, "Biz nasıl oldu da, buna karşı böylesine umursamaz davrandık. Yok yok, aslında düpedüz zalim kimselerdik biz!" diyecekler. Fakat son pişmanlık fayda vermeyecek.
98. Allah onlara, "Ey zalimler!" diye seslenecek, "Siz ve Allah'tan başka taptığınız putlar, düzmece tanrılar, ilâhlık taslayanlar; hepiniz cehennem odunusunuz ve bir daha asla çıkmamak üzere oraya gireceksiniz!"
99. "Allah'a itaat edercesine sözünü dinlediğiniz, emrine itaat ettiğiniz şu zalim insanlar neyin doğru neyin eğri olduğunu belirleme konusunda yetki sahibi birer otorite, yani tanrı olsalardı, cehenneme girmezlerdi. Oysa işte hepiniz ateşe giriyorsunuz, üstelik sonsuza dek orada kalacaksınız!"
100. Onlar orada, acı ve ıstırap içinde çocuklar gibi hıçkıra hıçkıra ağlayacaklar. Cehennemin alevleri arasında öyle feci bir şekilde iç çekecekler ki… Orada, feryat ve iniltiden başka bir şey duymayacaklar.
101. İman edip güzel işler yaptıkları için tarafımızdan kendilerine en güzel mükâfat takdir edilmiş olanlara gelince, onlar cehennemden uzak tutulacaklardır. Öyle ki: