Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 267
91. Onlar ki, şimdi de Kur'an'ı —bir kısmını kabul, bir kısmını reddederek— paramparça ediyorlar.
92. Rabb'ine yemin olsun ki, onların hepsini mutlaka hesaba çekeceğiz!
93. Hem de yaptıkları bütün tavır ve davranışlarından!
94. O hâlde, ey Müslüman! Sen, birilerini ürkütmeme adına veya kitlelerin anlayışına ters düşüyor gerekçesiyle bir kısım inanç ve ilkeleri örtbas etmeden, fakat nezaket ve hikmeti de elden bırakmadan ve bıkıp usanmadan, sana açıklaman emredilen hakikatleri korkusuzca haykır! Ve birtakım düzmece ilâhları Allah'a ortak koşan o müşriklerden ve onların hayat tarzından uzak dur! Sen onları Bize bırak:
95. Allah'ın dinini ve Müslümanları aşağılayan bu alaycılara karşı, Biz sana yeteriz!
96. Allah'a inanmakla birlikte, birtakım sahte ilâhları itaat edilecek mutlak otorite kabul ederek veya gücü, makamı, şöhreti, serveti elde edilmesi gereken en yüce ideal kabul ederek Allah ile beraber başka tanrılar edinen bu insanlar, kimin aşağılık bir duruma düşeceğini yakında görecekler!
97. Ey Peygamber! Onların söyledikleri çirkin ve incitici sözler yüzünden yüreğinin daraldığını elbette biliyoruz.
98. Buna karşılık sen, Rabb'ini övgüyle yücelterek söz ve davranışlarınla O'nun mükemmelliğini ilan et ve iman cephesinde yerini alarak, O'nun huzurunda secdeye kapanan Müslümanlardan bir nefer, İslâm toplumunun aktif bir üyesi ol!
99. Ve ölüm denilen kesin gerçek kapını çalıncaya dek, Rabb'ine kulluk ve ibadete devam et!
1. Ey müşrikler! Başınıza gelecek azaba karşı sizi uyaran Elçiye ısrarla ve inatla karşı gelerek ona küstahça meydan okuyuşunuzdan dolayı, Allah'ın azap emri gelmiştir! Şöyle ki, artık tebliğ ve uyarı dönemi bitmiş, Müslümanların güçlü ve bağımsız bir toplum oluşturarak küfre karşı savaşmalarının zamanı gelmiştir. Bundan böyle karşınızda, baskı ve işkencelerinizi sineye çeken, size tatlı tatlı öğüt veren davetçiler değil, zulüm ve haksızlıklara kılıçla karşı koyarak Allah yolunda savaşan mücahitler göreceksiniz! İşte bundan dolayı, bütün Müslümanların Medine'ye hicret etmesi ve kâfirlere Allah'ın azabını tattıracak İslâm ordularının kurulması için Allah'tan emir gelmiştir! Artık sizi hangi felâketlerin beklediğini, pek yakında göreceksiniz! O hâlde, onun çabucak gelmesi için sabırsızlanmayın! Şunu da iyi bilin ki, müşriklere vadedilen azabın —ilâhî hikmet uyarınca— henüz gelmemiş olması, sahip oldukları inanç sisteminin Allah tarafından onaylandığı anlamına gelmez. Tam aksine, Allah onların düşünce ve anlayışlarının bozukluğundan kaynaklanan şirkin her şeklinden ve her türünden münezzehtir; itaat edilecek mutlak otorite kabul ederek Allah'a ortak koştukları her şeyin üzerinde ve ötesindedir, çok yücedir.
2. Allah, "Benden başka ilâh yok, o hâlde Bana karşı gelmekten titizlikle sakının!" diyerek insanlığı uyarmaları için, kullarından dilediğine kendi katından bir ruh —yani gönüllere hayat veren vahiy— ile melekleri gönderir ve bu seçkin kulları Peygamberlikle görevlendirir.
3. Çünkü Allah, gökleri ve yeri anlamsız ve amaçsız değil, belli bir hikmete uygun olarak, yani hak ile yaratmıştır. O, müşriklerin ilâhlık payesi vererek Allah'a ortak koştukları her şeyin üzerinde ve ötesindedir.
4. O insanı bir damlacık su olan nutfeden yarattı. Fakat şimdi o, kendisini yaratan Rabb'ine karşı apaçık bir hasım kesilmiş!
5. Evcil hayvanları yaratan da O'dur. Onların yünleri, tüyleri ve kıllarından ısınmanızı sağlayan giysiler elde eder, sütlerinden, yumurtalarından faydalanır ve bir kısmının da etini yersiniz.
6. Ayrıca, sabahleyin onları sürüler hâlinde otlağa çıkarırken ve akşamleyin ağıllarına geri getirirken, sizi büyüleyenapayrı bir güzellik vardır onlarda.