Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 208
1. Elif, Lâm, Râ. Bunlar, Elif Lâm Râ gibi basit harflerden oluşan, fakat hem lafzı hem de manasıyla eşsiz bir mucize olan bu mesajlar, insanı dünya ve âhirette kurtuluşa iletecek hikmetli Kitabın ayetleridir.
2. İçlerinden bir adama, "İnsanlığı ilâhî azap ile uyar ve iman edenlere, Rab'lerinin katında doğruluk ve erdemliliklerinin ödülü olarak cennetin en yüce makamına sahip olacaklarını müjdele!" diye mesaj göndermemiz, insanların tuhafına mı gitti?
Çünkü inkârcılar, Kur'an'ın kitlelerce benimsenmesini engellemek için, "Okuduğu o büyüleyici sözlerle vicdanları sarsıp derinden etkileyen bu adam, besbelli ki bir büyücüdür. Yoksa okuma yazması dahi olmayan bir insanın dudaklarından böylesine harikulade sözlerin dökülmesi başka türlü izah edilemez." diyorlar. Böylece, Kuran'ın insanüstü bir kaynaktan geldiğini itiraf ediyor, ama onun Allah'tan geldiğini inkâr ediyorlar. Çünkü kibir ve inatçılıkları onları imandan alıkoyuyor. Ayrıca, Allah'ın insan hayatına müdahale edeceğine inanmak ve bu imana göre hayatı yeni baştan kurmak hiç mi hiç işlerine gelmiyor. Oysa Yaratan yarattığına müdahale etmez mi?
3. Sizin Rabb'iniz, gökleri ve yeri altı evrede yaratan, fakat sonra mahlûkatı kendi kaderiyle baş başa bırakmayan, aksine, bütün işleri yönetmek ve yönlendirmek üzere Egemenlik Tahtı'na oturan Allah'tır. O'nun otorite ve hükmüne karışabilecek bir ortağı, eşi veya benzeri olmak şöyle dursun, O'nun izni olmadıkça —Allah katındaki derecesi ne kadar üstün olursa olsun— hiç kimse suçluları hak ettikleri cezadan kurtarmak için aracılık, yani şefaat edemeyecektir.
İşte sizin boyun eğmeniz gereken gerçek Efendiniz, sahibiniz ve Rabb'iniz olan Allah budur. Öyleyse, yalnızca O'na kulluk ve itaat edin. Hâlâ düşünüp ibret almayacak mısınız?
4. Hepiniz eninde sonunda ölecek ve Rabb'inizin huzurunda hesaba çekilmek üzere O'na döneceksiniz. Bu, Allah'ın gerçekleşeceğinde asla şüphe olmayan sözüdür. Çünkü O, tüm varlıkları önce yoktan yaratır, sonra bunu yani yaratmayı tekrar yapar ve huzurunageri getirir ki, böylece iman edip güzel ve yararlı işler yapanları adaletle ödüllendirsin. Allah'ın ayetlerini inkâr edenlere gelince, nankörlüklerinin cezası olarak, onlara cehennemde kızgın bir içecek ve can yakıcı bir azap vardır.
İşte bu feci akıbete uğramamak için Rabb'inizi iyi tanımalısınız:
5. Güneş'i bir ısı ve ışık kaynağı, Ay'ı da aldığı ışığı yansıtan bir aydınlık kılan, takvim ölçümlerini, yılların sayısını ve vakitlerin hesabını öğrenesiniz diye Ay'a her ayın başından sonuna kadar her gün için belirli evreler tayin eden O'dur. Allah bütün bunları anlamsız ve amaçsız birer tesadüf eseri olarak değil, ancak ve ancak yüce bir hikmet uyarınca ve belirli bir gaye için yaratmıştır.
Allah, akıllarını kullanacak ve hakikati bilip anlayacak bir toplum için, ayetleri işte böyle açık ve net olarak ortaya koyuyor.
6. Şüphesiz gece ile gündüzün birbiri ardınca gelmesinde ve Allah'ın göklerde ve yerde yaratmış olduğu bunca varlıklarda, aklını kullanan ve haksız önyargılardan sakınan bir toplum için O'nun sonsuz kudret ve merhametini gösteren nice mucizeler, ibret verici mesajlar ve işaretler vardır.
Kâinat kitabının sayfalarına nakşedilmiş bunca mucizelere ve apaçık delillere rağmen: