Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 200
80. EyMuhammed! Onların bağışlanması için ister af dile, ister dileme, hiç fark etmez. Onlar için bir değil, yetmiş kere af dileyip yalvarsan bile, yine de Allah onları affetmeyecektir. Çünkü onlar, Allah'ı ve Elçisini tanımayıp emirlerine başkaldırarak inkâr ettiler. Allah ise, kötülükte inatla direten ve ısrarla yoldan çıkmak isteyen böyle fâsık bir topluluğu doğru yola iletmez.
Hâl böyleyken:
81. Birtakım bahanelerle Tebük seferinden geri kalan münafıklar, Allah'ın Elçisine karşı gelerek cihattan kaçıp evlerinde oturdukları için sevindiler. Mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda cihâd etmekten hoşlanmayıp, birbirlerine, "Bu sıcakta sefere çıkmayın!" dediler. Onlara de ki: "Evet,ama cehennem ateşi daha sıcaktır!" Keşke bunu kavrayabilselerdi.
82. Yapıp ettiklerinden dolayı artık az gülsünler, çok ağlasınlar. Çünkü onları şiddetli bir azap bekliyor.
83. Ey Muhammed! Allah seni bu seferden sağ salim döndürüp onlardan bir grupla karşılaştırdığında, eğer seninlebaşka bir savaşa çıkmak için izin isterlerse onlara de ki: "Hayır! Bundan böyle benimle birlikte asla gazaya çıkamayacak, hiçbir düşmana karşı benimle beraber savaşamayacaksınız. Çünkü siz ilk defasında sizi çağırdığımızda, en zor zamanda bizi yalnız bırakarak evinizde oturmayı tercih etmiştiniz. O hâlde, geride kalan kadın, çocuk, yaşlı ve özürlü insanlarla beraber oturmaya devam edin."
Bu tip münafıklara karşı açıkça tavrınızı koymalısınız:
84. Onlardan ölen hiç kimsenin cenaze namazını kılma ve mezarının başında dua etmek için durma! Çünkü onlar Allah'ı ve Elçisini inkâr ettiler ve fırsat varken tövbe de etmeyip, kâfir olarak can verdiler. Ve sonunda, uğrunda kâfirliği bile göze aldıkları dünya nimetlerini bırakıp gittiler. Bunun içindir ki:
85. Onların insanî ve ahlâkî değerleri ayaklar altına alarak yığıp biriktirdikleri o göz alıcı servetleri ve etraflarında pervane gibi dönen güçlü kuvvetli adamları, çocukları, ekonomik yapılarıve sosyal imkânları sakın seni imrendirmesin. Çünkü Allah, ilk bakışta insana çekici görünen bu nimet ve imkânlarla onları daha bu dünyada cezalandırmayı ve kâfir olarak canlarının çıkmasını istiyor. Çünkü onlar bunu fazlasıyla hak ettiler:
86. "Allah'a yürekten boyun eğerek iman edin ve Elçisiyle birlikte Allah yolunda cihada katılın!" diye bir ayet indirildiği zaman, içlerinden sağlık ve servet sahibi olanlar bile, "Ya Muhammed! Bizi bırak da evlerinde oturan şu kadın ve çocuklarla birlikte kalalım!" diyerek senden savaşa gelmeme konusunda izin istemişlerdi.