Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 104
163. Ey Peygamber! Bir zamanlar Nuh'a ve ondan sonraki elçilere yol gösterici mesajlarımızı vahyettiğimiz gibi, sana da çağlar üstü hayat rehberi olan bu kitabı vahyettik.
Nitekim İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakup'a ve sonraki nesillere; İsa'ya, Eyyub'a, Yunus'a, Harun'a ve Süleyman'a da yol gösterici mesajlarımızı vahyetmiştik.
Ve Davud'a hikmet dolu Zebur'u vermiştik.
164. Sana daha önce gönderdiğimiz ayetlerde hayat hikâyelerini anlattığımız Elçilere ve kendilerinden hiç söz etmediğimiz dünyanın farklı bölgelerindeki Elçilere de aynı şekilde vahyetmiştik.
Ve nihayet Allah, Musa ile aracısız konuşmuş ve muhtaç olduğunuz temel hayat prensiplerini onun vasıtasıyla tüm insanlığa duyurmuştu.
165. İşte bütün bu peygamberleri,iyilik yapanlaradünya ve ahiretnimetlerini müjdeleyen ve kötülük yapanlarıilâhî gazap ile uyaran Elçiler olarak gönderdik ki, bu Elçilerin irşat ve tebliğlerinden sonra, insanların Allah'a karşı herhangi birözürleri, öne sürebilecekleri bir bahaneleri olmasın.
Hiç kuşkusuz Allah, sonsuz kudret ve hikmet sahibidir.
166. İnkârcılar, Kur'an'ın ilahi bir kelam olmadığını iddia ederek onu yalanlamaya kalkıyorlar. Fakat sana indirdiği bu Kur'an ayetleri ile bizzat Allah şahitlik eder ki, onu doğrudan doğruya kendi ilmiyle indirmiştir. İşte elinizdeki Kur'an, erişilemez belâgati, harikulade ifadeleri, gelecekle ilgili mucizevî haberleri, dünya ve ahiret saadetine yönelik dosdoğru hükümleri ve hikmetli öğütleriyle, ilâhî bir kelam olduğuna yine bizzat kendisi şahitlik etmektedir. Ve melekler de buna şahittirler. Zaten şahit olarak Allah yeter, başka şahide ne hacet! Bütün bunlara rağmen:
167. Sana gelen bu son Kitabı inkâr eden ve bununla da kalmayıp insanları Allah yolundan çevirenler, haktan tamamen uzaklaşmış ve derin bir sapıklığa düşmüşlerdir. Öyle ki:
168. Hakikati bile bile reddederek inkâra saplanan ve inkâra dayalı hayat sisteminin doğal neticesi olarak hem kendilerine, hem de başkalarına zulüm ve haksızlık eden kimseleri Allah ne affedecek, ne de onları doğru yola da iletecektir!
169. Sadece bir yola iletecek onları; cehennemin yoluna! Hem de sonsuza dek orada kalmak üzere! Bunu yapmak, sonsuz kudret sahibi olan Allah için elbette çok kolaydır.
170. Ey insanlar! Muhammed Peygamber, size Rabb'inizden gerçeği, doğruyu, yani hakikati getirmiştir; o hâlde, kendi iyiliğiniz için onun tebliğ ettiği bu Kitaba iman edin!
Şayet inkâr edecek olursanız, şunu iyi bilin ki, göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ındır ve Allah her şeyi bilendir, sonsuz ilim ve hikmet sahibidir.