Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 490
11. O, gökten bir ölçüye göre yağmur indirendir. Böylece de onunla ölü bir beldeyi canlandırırız. Siz de işte böyle (kabirlerinizden diriltilip) çıkarılacaksınız.
12. O, bütün çiftleri yaratan ve sizin için gemilerden ve hayvanlardan bineceğiniz şeyleri de var edendir.
13. (Bütün bunlar) Sonuçta sırtlarına binip üzerlerine yerleşince, Rabbinizin nimetini anarak, “Bunu bize ram kılan Allah münezzehtir; aksi takdirde biz buna güç yetirenler değil idik” demeniz içindir.
14. “Ve biz elbette Rabbimize dönücüleriz (demeniz içindir).”
15. Ama onlar, kullarından bir kısmını, O'nun bir parçası (oğlu) kıldılar. Gerçekten insan apaçık bir nankördür.
16. Yoksa O, yarattıklarından kızları (kendine) edindi ve erkekleri size mi ayırıp bıraktı?
17. (Hâlbuki) Onlardan biri Rahman olan Allah'a isnat ettiği bir benzer (kız çocuğu) ile müjdelendiği zaman yüzü simsiyah kesilir de öfkesinden yutkunur durur.
18. Onlar ziynet içinde büyütülen ve mücadelede (tartışmada) açıklayıcı (deliller ortaya koyma gücüne sahip) olamayanı mı (kız çocuğunu mu Rahman'a isnat ediyorlar)?
19. Onlar, Rahman'ın kulları olan melekleri dişiler kıldılar. Kendileri onların yaratılışlarına şahit mi idiler? Onların şahitlikleri yazılacak ve (bundan dolayı) sorumlu tutulacaklar.
20. Dediler ki: “Eğer Rahman dilemiş olsaydı, biz onlara ibadet etmezdik.” Onların bu hususta bir bilgileri yoktur. Onlar sadece yalan söylüyorlar.
21. Yoksa biz, bundan önce kendilerine bir kitap verdik de şimdi ona mı tutunuyorlar?
22. Hayır, dediler ki: “Şüphesiz biz, babalarımızı (bizi terbiye eden âlimlerimizi) bir ümmet (din) üzerinde bulduk ve doğrusu onların izleri üzerinde (yürüyüp) doğru yolu bulmuşlarız.”