Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 504
15. Onlar, yaptıklarını en güzel şekilde kabul ettiğimiz ve işledikleri hataları örtüp affederek, cennet ashabı içerisine gireceklere vaat olunmuş en doğru vaatlere kavuşan kimselerdir.
16. Birde ana babasına "İkinize de öf be, kalkmış benim ve benden önce gelip geçmiş şehirlerde yaşamış olanların tekrar diriltilip çıkarılacağını mı vaat ediyorsunuz? Diyen kimse var. Ana babası Allah'a sığınarak "Ey oğul buna inan. Allah'ın vaat ettiği mutlaka gerçekleşecektir" dediler. Oğulları da "Sizin bu söyledikleriniz, yalnızca eski nesillerden gelen masallar" dedi.
17. İşte böyleleri, daha önce yaşamış, sizin tanımadığınız (cin) veya isimlerini bildiğiniz (ins) toplumlar üzerine, Allah'ın azap sözünün gerçekleştiği kimselerdir. Elbette ki onlar kaybetmiş topluluklardır.
18. Onlardan her birinin yaptıkları kademe kademedir ve onlara haksızlık yapılmadan yaptıklarının karşılıkları adil bir şekilde ödenir.
19. Hesap günü, doğruları inkar edenler ateşe götürülür ve onlara "Siz dünya hayatında güzel ve iyi şeyleri elde ettiniz ve onlarla yaşamınızı sürdürdünüz. Şimdi bugünde yeryüzünde haksız yere büyüklenmenizin ve Allah'ın belirlediği kuralların dışına çıkmanızın karşılığında alçaltıcı azapla cezalandırılıyorsunuz" denir.
20. Ad kavminin kardeşini hatırla. Kendi toplumunu kum tepeleriyle uyarmıştı. Onlardan önce de, sonrada uyarıcılar gelip geçmiş ve kavimlerine yalnızca Allah'a kulluk edin ve "Şüphesiz ki ben, sizin için büyük bir günün azabından korkuyorum" demişlerdi.