Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 140
95. Taneyi ve çekirdeği yaran Allah dır. Ölüden diriyi çıkarıyor ve diriden de ölüyü çıkaran O dur. İşte Allah böyle olduğu halde, siz (O ndan başka ilahlar) uyduruyorsunuz.
96. Sabahları da (gecenin içinden) sıyırıp çıkaran, geceyi dinlenmek için, güneşi ve ayı bir hesapla var eden O dur. Bunlar her şeyi bilen ve her şeye güç yetirenin planlamasıdır.
97. Karanın ve denizin karanlıklarında onlarla yolunuzu bulmanız için yıldızları yaratan da O dur. Bunları bilen bir topluluğa ayetlerimizi böyle açıklıyoruz.
98. Sizi tek bir nefisten (aynı cinsten) yaratan, yer yüzünde ne kadar kalacağınıza ve yer yüzünden ne zaman ayrılacağınıza karar veren de O dur. Anlayan bir topluma ayetleri böyle açıklıyoruz.
99. Gökten suyu indiren, o suyla her türlü bitkileri çıkaran da biziz. O bitkileri yeşillikler halinde çimlendiririz, sonra o çimlenen bitkilerden tohumlarını aynı özellikte çıkarırız. Hurma ağaçlarının dallarından salkım salkım hurmalar, üzüm bağlarından üzümler, zeytinler ve narlar ki, onların bazısı aynı, bazıları da farklı tatlarda olan bu meyveleri çıkaran biziz. O ağaçlara meyve verdiklerinde (çağla halinde) ve birde meyveleri olgunlaştığında bir bakın. İşte bunlarda inanan bir toplum için işaretler vardır.
100. Onları Allah yarattığı halde, bilmedikleri, tanımadıkları şeyleri (cinleri) Allah'a ortaklar koştular ve bilgisizce "Allah'ın oğulları ve kızları var" diye yalan uydurdular. Allah onların vasıflandırdıkları şeylerden çok yüce ve uzaktır.
101. Göklerin ve yerin yaratıcısı O olduğu halde, O'nun nasıl çocuğu olabilir, hem O'nun hayat arkadaşı (eşi) de olmamıştır. Her şeyi yaratan, her şeyi bilen O'dur.