|
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla |
|
|
وَيْلٌ لِكُلِّ هُمَزَةٍ لُمَزَةٍۨۙ Vay haline iftira atanın ve ayıp kusur arayanın! |
1 |
|
اَلَّذ۪ي جَمَعَ مَالاً وَعَدَّدَهُۙ (Vay haline o kişinin) ki, serveti biriktirir ve onu bir kalkan sayar, |
2 |
|
يَحْسَبُ اَنَّ مَالَهُٓ اَخْلَدَهُۚ zanneder ki serveti onu sonsuza dek yaşatacak! |
3 |
|
كَلَّا لَيُنْبَذَنَّ فِي الْحُطَمَةِۘ Hayır, tersine, (öteki dünyada) çökerten bir azaba terk edilecektir o! |
4 |
|
وَمَٓا اَدْرٰيكَ مَا الْحُطَمَةُۜ Bilir misin nedir o çökerten azap? |
5 |
|
نَارُ اللّٰهِ الْمُوقَدَةُۙ Allah tarafından tutuşturulan bir ateş, |
6 |
|
اَلَّت۪ي تَطَّلِعُ عَلَى الْاَفْـِٔدَةِۜ (günahkar) kalplerin üstünde yükselen: |
7 |
|
اِنَّهَا عَلَيْهِمْ مُؤْصَدَةٌۙ üzerlerine salınacak (bir ateş), |
8 |
|
ف۪ي عَمَدٍ مُمَدَّدَةٍ sonsuz sütunlar arasında! |
9 |