Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 56
46. 'Hem beşikte ve yetişkin hâlde insanlarla konuşacak ve sâlih kimselerden olacaktır.'
47. (Meryem:) 'Rabbim! Bana bir insan dokunmadığı hâlde benim için bir çocuk nasıl olur?' dedi. (Rabbi de:) 'Böyledir! Allah dilediğini yaratır. Bir işe hükmettiğinde, artık ona sâdece 'Ol!’ der, (o da) hemen oluverir' buyurdu.
48. (Melekler şöyle dediler:) 'Hem (Allah) ona yazmayı, hikmeti, Tevrât’ı ve İncîl’i öğretecek!'
49. Ve İsrâiloğullarına bir peygamber olarak (şöyle diyecek): 'Hiç şübhesiz ben, size Rabbinizden bir delil (bir mu'cize) ile geldim. Doğrusu ben, size çamurdan kuş şekli gibi birşey yapıp içine üflerim, Allah’ın izniyle (o) hemen bir kuş olur! Hem Allah’ın izniyle(anadan doğma) körü ve (teni) alacalıyı iyi ederim, ölüleri de diriltirim! Ve evlerinizde ne yiyorsanız ve ne biriktiriyorsanız size bildiririm! Eğer mü’min kimseler iseniz, şübhesiz bunda sizin için elbette bir delil vardır.'
50. 'Hem benden önce gelen Tevrât’ı tasdîk edici olarak ve size haram kılınan bazı şeyleri size helâl kılayım diye (geldim) ve size Rabbinizden bir delil (bir mu'cize) getirdim; artık Allahdan sakının ve bana itâat edin!'
51. 'Muhakkak ki Allah, benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir; öyle ise O’na ibâdetedin! Bu, dosdoğru bir yoldur.'
52. Sonunda Îsâ onlardan küfrü hissedince: 'Allah’a (giden yolda) benim yardımcılarım kimlerdir?' dedi. Havârîler: 'Biz, Allah’ın (dîninin) yardımcılarıyız. Allah’a îmân ettik. Hem şâhid ol ki biz, şübhesiz Müslümanlarız' dediler.