Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 537
77. muhakkak o, elbette çok şerefli bir Kur'andır,
78. ki Sıyânet edilmiş bir kitabda (yazılı) dır.
79. Ona tam bir suretde temizlenmiş olanlardan başkası el süremez.
80. (O) âlemlerin Rabbinden indirilmedir.
81. Şimdi siz bu kelâmı mı hor görücülersiniz?
82. Rızkınıza (şükür edeceğinize) siz behemehal tekzibe mi kalkışırsınız?
83. Hele (can) boğaza gelince,
84. o vakit siz görürsünüz!
85. Biz ona sizden yakınız. Fakat görmezsiniz.
86. İşte madem ki (tekrar dirilerek) ceza görmeyecekmişsiniz,
87. Onu (tâ boğazınıza gelince cesedinize) geri çevirseniz a! Eğer (iddianızda) saadıklarsanız...
88. Şimdi, (ölene gelince) eğer o, mukarreblerden ise,
89. artık rahatlık, güzel rızık ve Naıym cenneti (onundur).
90. Eğer sağcılardan ise,
91. Artık sağcılardan selâm sana!
92. Amma eğer tekzîbcilerden, sapıklardansa,
93. işte (ona da) kaynar sudan bir ziyafet!
94. ve cehenneme bir atılış.
95. Şübhesiz ki bu elbette kat'î bilgi (veren) hakıykatın ta kendisidir.
96. Haydi Rabbini o büyük adiyle tesbih (ve tenzîh) et.
1. Göklerde ve yerde ne varsa Allâhı tesbîh (ve tenzîh) etmekdedir. O, (mülkünde) gaalib-i mutfak, (sun'unda) saahib-i hikmetdir.
2. Göklerin ve yerin mülk (-ü tasarruf) u Onundur. Hem diriltir, hem öldürür. O, her şey'e hakkıyle kaadirdir.
3. O, hem evveldir, hem âhirdir, hem zaahirdir, hem baatındır. O, herşey'i kemâliyle bilendir.