Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 399
24. Bundan dolayı kavminin cevâbı: «Öldürün onu, yahud yakın onu» demelerinden başka (bir şey) olmadı. Aliah da onu ateşden kurtardı. Şübhe yok ki bunda îman edecek zümreler için her halde ibretler vardır.
25. Dedi ki: «Siz dünyâ hayaatında birbirinizle (müşrikler hususunda) dost olduğunuz için Allâhı bırakıb ancak putlara tutundunuz. (Fakat) bil'âhare kıyamet gününde kiminiz kiminize küfür, kiminiz kiminize lâ'net edecekdir. Barınacağınız yer ise ateşdir. Sizin (o vakit) hiçbir yardımcınız da yokdur».
26. Bunun üzerine kendisine bir Luut îman etdi. (İbrâhîm) dedi ki: «Hakıykat, ben Rabbime hicret edeceğim. Şübhe yok ki mutlak gaalib, tam hüküm ve hikmet saahibi Odur, O».
27. Biz ona ishak ile Ya'kubu da ihsan etdik. Peygamberliği ve kitabları onun zürriyetine tahsis etdik. Dünyâda ona mükâfatını verdik. Hakıykat o, âhiretde de her halde saalih insanlardandır.
28. Luutu da (hatırla). Hani o, kavmine (şöyle) demişdi: «Siz hakıykat öyle hayâsızlığı (meydana) getiriyorsunuz ki sizden evvel aalemlerden hiçbiri bunu yapmamışdık.
29. «Siz her halde erkeklere gidecek, yol kesecek, toplantı yerinizde meşru olmayanı yapacak mısınız»? Kavminin cevâbı: «Eğer doğru söyleyenlerdensen Allahın azabını getir bize» demelerinden başkası olmadı.
30. De ki: «Yârab, o fesadcılar güruhuna karşı buna nusret et».