Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 265
52. Hani yanına girdiklerinde: “Selam” demişlerdi. O da: “Gerçekten biz sizden korkmaktayız.” demişti.
53. Dediler ki: “Korkma! Gerçekten biz sana bilgin bir çocuk müjdelemekteyiz.”
54. Dedi ki: “Bana ihtiyarlık gelip çatmışken mi müjdeliyorsunuz!? Beni ne ile müjdelemektesiniz?”
55. Dediler ki: “Seni gerçekle müjdeledik; öyleyse sakın umut kesenlerden olma!”
56. Dedi ki: “Rabbinin rahmetinden sapıklardan başka kim ümit kesebilir?”
57. Dedi ki: “Ey elçiler! İşiniz nedir?”
58. Dediler ki: “Gerçekten biz, suçlu bir kavme gönderildik.”
59. “Ancak Lût ailesi hariçtir; biz onların tümünü muhakkak kurtaracağız.”
60. “Yalnız karısı müstesna. Biz onun geride kalanlardan olmasını takdir ettik.”
61. Melek olan elçiler Lût âilesine gelince,
62. Dedi ki: "Hakikaten siz tanınmayan kimselersiniz"
63. Dediler ki: "Bilakis, biz sana, onların şüphe etmekte oldukları şeyi (azabı ve helâkı) getirdik.
64. Sana gerçeği getirdik; biz, hakikaten doğru söyleyenleriz.
65. Gecenin bir bölümünde aile fertlerini yola çıkar, sen de arkalarından yürü. Sizden hiç kimse, sakın dönüp de ardına bakmasın, istenen yere gidin."
66. Ona şu hükmümüzü vahyettik: "Sabaha çıkarlarken mutlaka onların ardı kesilmiş olacaktır."
67. Şehir halkı, birbirlerini kutlayarak, geldiIer.
68. Dedi ki: "Bunlar benim misafirimdir. Sakın beni utandırmayın.”
69. Allah'tan korkun, beni rezil etmeyin!"
70. "Biz seni, elâlemin işine karışmaktan men etmemiş miydik?" dediler.