En'âm Suresi 63. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
En'âm Suresi 165 ayettir. Nüzulü Medine'de olup 55. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 128 sayfa numarasında yer almaktadır.
قُلْ مَنْ يُنَجّ۪يكُمْ مِنْ ظُلُمَاتِ الْبَرِّ وَالْبَحْرِ تَدْعُونَهُ تَضَرُّعاً وَخُفْيَةًۚ لَئِنْ اَنْجٰينَا مِنْ هٰذِه۪ لَنَكُونَنَّ مِنَ الشَّاكِر۪ينَ
Sureler
Mushaf
Sayfa 128
Sayfa 128
İlgili Sure
En'âm Suresi
En'âm Suresi
Önceki
En'âm Suresi 62. Ayet
En'âm Suresi 62. Ayet
Sonraki
En'âm Suresi 64. Ayet
En'âm Suresi 64. Ayet
İsim | Meal |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | De ki: Siz boynunuzu bükerek ve içinizden; “Eğer O, bizi bu sıkıntıdan kurtarırsa, kesinlikle şükredenlerden olacağız, diye Allah'a yalvardığınızda, karanın ve denizin kapkara tehlikelerinden, sizi koruyacak olan kimdir?” |
Abdullah Parlıyan | De ki: Karanın ve denizin karanlıklarından (tehlikelerinden) sizi kim kurtarır ki? (O zaman) O'na gizli gizli yalvararak "Eğer bizi bundan kurtarırsan andolsun şükredenlerden olacağız" diye dua edersiniz. |
Adem Uğur | De ki: "Karanın ve denizin karanlıklarından 'Bizi bundan kurtarırsan, elbette şükredenlerden olacağız' diye boyun büküp, derûnunuzdan O'na dua ettiğinizde, kim sizi kurtarır?" |
Ahmed Hulusi | 'Karadaki ve denizdeki sıkıntılardan ve korkulardan sizi kim kurtaracak?' de. O zaman O’na, açıktan açığa, gizliden gizliye dua edersiniz: 'Allah bizi bundan kurtarırsa kesinlikle şükredenlerden olacağız' dersiniz. |
Ahmet Tekin | De ki: ''Eğer bizi şu durumdan kurtarırsa mutlaka şükredenlerden olacağız' diyerek kendisine açıktan ve gizlice yakarışta bulunduğunuz Allah'tan başka sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarır?' |
Ahmet Varol | De ki: "Sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarmaktadır ki, siz (açıktan ve) gizliden gizliye ona yalvararak dua etmektesiniz: -Andolsun, bizi bundan kurtarırsan, gerçekten şükredenlerden oluruz." |
Ali Bulaç | (Ey Rasûlüm Mekke’lilere) de ki: “- Karada ve denizde olan karanlıklardan (tehlikelerden) sizi kim kurtarır? O halde iken, gizli ve aşikâr Allah’a şöyle dua edersiniz; “- Andolsun, eğer bizi bu tehkileden kurtarırsan, muhakkak şükredenlerden olacağız.” |
Ali Fikri Yavuz | De ki: “Kim kurtarır sizi karanın ve denizin karanlıklarına, tehlikelerine maruz kaldığınızda? –ki böyle anlarda büyük bir samimiyetle boyun bükerek O’na (bazen) sesli sesli yalvarıp yakarır, bazen içten içe dua eder ve ‘Eğer (Allah) bizi bu durumdan kurtarırsa, artık kesinlikle şükredenlerden, (iman ve salih amelle O’na yönelenlerden) olacağız!’ dersiniz.” |
Ali Ünal | De ki: “Karanın ve denizin karanlıklarından, tehlikelerinden sizi kim kurtarabilir ki? O zaman Allah'a gizli gizli yalvararak: ‘Eğer bizi bundan kurtarırsan and olsun şükredenlerden olacağız' diye dua edersiniz.” |
Bayraktar Bayraklı | De ki: «Kara ve denizin karanliklarindan sizi kim kurtarir? Bundan bizi kurtarirsan sukredenlerden olacagiz diye O'na gizli gizli yalvarir yakarirsiniz.» |
Bekir Sadak | De ki: Sizi kara ve denizin karanlıklarından kim kurtarır ? Yalvara yalvara gizlice Allah'a duâ edersiniz de eğer bizi bundan kurtarırsa herhalde şükredenlerden oluruz (dersiniz). |
Celal Yıldırım | De ki: “Bizi bu durumdan kurtarırsa andolsun şükredenlerden olacağız, diye boyun büküp ürpererek O'na yakardığınızda, karanın ve denizin karanlıklarından/tehlikelerinden sizi kim kurtarıyor?” |
Cemal Külünkoğlu | De ki: “Sizler, açıktan ve gizlice O’na ‘Eğer bizi bundan kurtarırsa, elbette şükredenlerden olacağız’ diye dua ederken, sizi karanın ve denizin karanlıklarından (tehlikelerinden) kim kurtarır?” |
Diyanet İşleri | De ki: 'Kara ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarır? Bundan bizi kurtarırsan şükredenlerden olacağız diye O'na gizli gizli yalvarır yakarırsınız.' |
Diyanet İşleri ( Eski ) | De ki: Karanın ve denizin karanlıklarından (tehlikelerinden) sizi kim kurtarır ki? (O zaman) O'na gizli gizli yalvararak «Eğer bizi bundan kurtarırsan andolsun şükredenlerden olacağız» diye dua edersiniz. |
Diyanet Vakfı | De ki: 'Gizli ve açık olarak 'Bizi bundan kurtarsan şükredenlerden olacağız.' diye O'na yalvardığınızda sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarabilir?' |
Edip Yüksel | De ki: «Bizi bu tehlikeden kurtarırsa elbette şükredenlerden olacağız» diye gizli ve aşikâr O'na yalvarıp dururken, karanın ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarır? |
Elmalılı ( Sade ) | De ki: «Karanın, denizin karanlıklarından, gizliden gizliye yalvara yalvara: «Ahdimiz olsun eğer bizi kurtarırsan, hiç şüphesiz şükredenlerden oluruz.» dediğinizde kim kurtarır sizi? |
Elmalılı ( Sade - 2 ) | De ki kim kurtarır sizi o karanın, denizin zulmetlerinden, gizliden gizliye yalvara yalvara dualar ederek dediğiniz demler: Ahdimiz olsun eğer bizi bundan kurtarırsan şeksiz şüphesiz şakirînden oluruz |
Elmalılı Hamdi Yazır | De ki: Sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarmaktadır ki, siz (açıktan ve) gizliden gizliye ona yalvararak dua etmektesiniz: Andolsun, bizi bundan kurtarırsan, gerçekten şükredenlerden oluruz." |
Gültekin Onan | De ki: “Bizi bundan kurtarırsan andolsun şükredenlerden olacağız!” diye gizli ve açık yalvararak dua ettiğiniz zaman karanın ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarır?” |
Harun Yıldırım | De ki: «Karanın ve denizin karanlıkları içinden sizi kim kurtarıyor ki ona (aşikâr ve) gizli yalvararak (şöyle) düâ edersiniz: Eğer bizi bundan selâmete erdirirsen andolsun şükredenlerden olacağız». |
Hasan Basri Çantay | De ki: 'Karanın ve denizin karanlıklarından (tehlikelerinden) sizi kim kurtarır?'(O zaman, sıkıntıdan kıvranarak) açıkça ve gizlice O’na duâ edersiniz: 'Yemîn olsun ki, eğer (Allah) bizi bundan kurtarırsa, mutlaka (kendimizi düzelterek) şükredenlerden olacağız'(dersiniz). |
Hayrat Neşriyat | De ki: Karanın ve denizlerin karanlıklarından sizi, kim kurtarır? Siz, gizlice O'na yalvarır yakarırsınız. Bizi bundan kurtarırsa; andolsun şükredenlerden olacağız. |
İbni Kesir | Deki "Saygı ve korku içinde ona yalvarıp ta "Eğer bizi bu durumdan kurtarırsan sana şükredenlerden olacağız" dediğinizde, sizi karanın ve denizlerin karanlıklarından kurtaran kimdir?" |
İlyas Yorulmaz | De ki: “Kara ve denizin karanlıklarından (doğal afetlerden) sizi kim kurtarır?” (Oysaki) “Bundan bizi kurtarırsan şükredenlerden olacağız” diye O'na gizli gizli yalvarır yakarırsınız.” |
İnsan Dergisi | Ey İslâm davetçisi! Allah'ın mutlak egemenliğini tamamen veya kısmen reddeden o inkârcılara seslenerek de ki: "Başınıza bir belâ geldiği ve ‘Eğer Allah bizi bu felâketten kurtarırsa, kesinlikle O'na gerçek anlamda kulluk ederek şükredenlerden olacağız!' diye gizli gizli O'na yalvardığınız zaman, karanın ve denizin zifiri karanlıklarından ve türlü tehlikelerden sizi kurtaran kimdir?" |
Kadri Çelik | De ki: "Siz, boynunuzu bükerek ve içinizden, 'Eğer O bizi bu (sıkıntı)dan kurtarırsa kesinlikle şükredenlerden olacağız! diye Allaha yalvardığınızda karanın ve denizin kapkara tehlikelerinden sizi koruyacak olan kimdir?" |
Mahmut Kısa | De ki: Sızlanıp yalvararak gizlice, bizi bundan kurtarırsan şükredenlerden oluruz diye duâ ettiğiniz zaman sizi karanın ve denizin karanlıklarından kurtaran kimdir? |
Muhammed Esed | De ki: "Siz, ta yüreğinizden 'eğer O bizi bu (musibet)ten kurtarırsa kesinlikle şükredenlerden olacağız' diye dua ettiğinizde, karanın ve denizin görünmez tehlikelerinden sizi kurtaracak olan biri var mı?" |
Mustafa İslamoğlu | De ki: «Sizleri karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarır? O'na alaniyeten ve sırren dua eder de, 'Eğer bizi bundan kurtarırsan elbette bizler şükredenlerden oluruz.' (diye yalvardığınız zaman).» |
Ömer Nasuhi Bilmen | De ki: “Karanın ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarır? Halbuki siz: 'Eğer bizi bundan kurtarırsan andolsun ki şükredenlerden olacağız!' diye yalvararak ve gizlice O'na duâ edersiniz. ” |
Ömer Öngüt | De ki: -Karanın ve denizin karanlıklarından bizi kurtarırsan, elbette şükredenlerden olacağız, diye yalvararak ve gizlice dua ettiğinizde, sizi bundan kim kurtarır? |
Şaban Piriş | De ki: “Karanın ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarıyor?” Boyun bükerek ve gizlice O’na yalvarırsınız: “Şayet bizi bu durumdan kurtarırsa; elbette şükredenlerden olacağız” diye. |
Sadık Türkmen | De ki; «Sizi karanın ve denizin karanlıklarından kurtaran kimdir? Ki O'na -Eğer bizi bu zor durumdan kurtarırsa kesinlikle şükredenlerden olacağız- diye açıktan ya da gizlice yalvarırsınız. |
Seyyid Kutub | De ki: "Siz yalvara yakara, ağlaya sızlaya ve gizlice dualar ederek şöyle dediğiniz demler sizi karanın ve denizin karanlıklarından, tehlikelerinden kim kurtarır?""Eğer bizi bundan kurtarırsa, ahdimiz olsun, kesinlikle şükredenlerden olacağız." |
Suat Yıldırım | De ki: "Gizli ve açık olarak: 'Bizi bundan kurtarırsa elbette şükredenlerden olacağız!' diye O'na yalvarıp yakardığınız zaman, karanın ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarıyor?" |
Süleyman Ateş | De ki: «Sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarmaktadır ki, siz (açıktan ve) gizliden gizliye ona yalvararak dua etmektesiniz: -Andolsun, bizi bundan kurtarırsan, gerçekten şükredenlerden oluruz.» |
Süleymaniye Vakfı | De ki “Gizlice yalvarıp: 'Bizi bundan kurtarırsan elbette sana karşı görevlerini yerine getirenlerden oluruz' diye yakardığınız bir sırada, sizi karanın ve denizin karanlıklarından kurtaran kimdir?” |
Tefhim-ul Kuran | De ki: Karanın ve denizin tehlikelerinden sizi kurtaran kimdir? Siz yalvarır, yakarır, gizlice Ona dua eder ve 'Bizi bundan kurtarırsan şükredenlerden olacağız' dersiniz. |
Ümit Şimşek | Şunu sor: "Bizi bu durumdan kurtarırsa andolsun şükredenlerden olacağız' diye boyun büküp ürpererek O'na yakardığınızda, karanın ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarıyor?" |
Yaşar Nuri Öztürk | De ki "Siz (açıktan ve) gizliden gizliye 'Andolsun bizi bundan kurtarırsan, gerçekten şükredenlerden oluruz' diye O'na yalvararak dua ettiğinizde, sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarmaktadır?" |
Sureler
Sayfa 128
Mushaf
Mushaf
En'âm Suresi
İlgili Sure
İlgili Sure
En'âm Suresi 62. Ayet
Önceki
Önceki
En'âm Suresi 64. Ayet
Sonraki
Sonraki