Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 569
11. Birbirlerine gösterilirlerken, suçlu o günün azabından kurtulmak için fidye vermek ister; oğullarını,
12. karısını, kardeşini,
13. kendisini barındıran fasilesini (kabilesini)
14. ve yeryüzünde bulunanların hepsini (verip) sonra kendisini kurtarsa.
15. Hayır, çünkü o salgın alevli bir ateştir.
16. Derileri soyan ateştir.
17. Çağırır arkasını dönüp tersine gideni.
18. Toplayıp toplayıp kasaya yığanı.
19. Gerçekten insan hırslı ve huysuz yaratılmıştır.
20. Fenalık dokununca mızıkçı,
21. hayır dokununca kıskançtır.
22. Sadece namaz kılanlar bunun dışındadır.
23. Onlar ki, namazlarına devam ederler.
24. Onlar ki, mallarında belli bir hak vardır.
25. Hem isteyen için, hem de istemekten utanan yoksul için.
26. Ve onlar ki, ceza gününü tasdik ederler.
27. Ve onlar ki, Rablerinin azabından korkarlar.
28. Çünkü Rablerinin azabından emin olunmaz.
29. Ve onlar ki, apışlarını (ırzlarını) korurlar.
30. Ancak karılarına ve sahibi bulundukları cariyelere başka, çünkü bundan dolayı kınanmazlar.
31. Fakat ondan ötesini arayanlar ise haddi aşan haşarılardır.
32. Ve onlar ki, kendilerine emanet edileni korur, verdikleri sözü yerine getirirler.
33. Ve onlar ki, şahitliklerinde dürüstdürler.
34. Ve onlar ki, namazları üzerine muhafızlık ederler.
35. İşte onlar, cennetlerde ağırlananlardır.
36. Şimdi ne oluyor o küfredenlere ki, sana doğru boyunlarını uzatarak koşuyorlar?
37. Sağdan ve soldan bölük bölük.
38. Onlardan her biri nimet cennetine sokulacağını mı umuyor?
39. Yağma yok, Biz onları o bildikleri şeyden yarattık.