Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 377
1. Ta, sin. Bunlar Kuran'ın ve apaçık olan kitabın ayetleridir.
2. İnançlılar için bir hidayet ve bir müjdedir.
3. Ki onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve onlar, ahirete kesin bilgiyle iman ederler.
4. Ahirete inanmayanlara gelince; biz onlara kendi yaptıklarını süslemişiz, böylece onlar, 'körlük içinde şaşkınca dolaşırlar'.
5. İşte onlar; en kötü azab onlarındır ve ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.
6. Hiç şüphesiz, bu Kuran, sana, hüküm ve hikmet sahibi olan, (ve her şeyi gerçeğiyle) bilen (Tanrı'nın) katından ilka edilmektedir."
7. Hani Musa ehline (ailesine): "Şüphesiz ben bir ateş gördüm" demişti. "Size ondan ya bir haber veya ısınmanız için bir kor ateş getireceğim."
8. Oraya gittiğinde, kendisine seslenildi: "Ateş (yerin)de olanlar da, çevresinde bulunanlar da kutlu kılınmıştır. Alemlerin rabbi olan Tanrı yücedir.
9. "Ey Musa, gerçekten ben, güçlü ve üstün, hüküm ve hikmet sahibi olan Tanrı'yım."
10. "Asanı bırak." (Bıraktı ve) onun çevik bir yılan gibi hareket etttiğini görünce, geriye doğru kaçtı ve arkasına bakmadı. "Ey Musa, korkma; şüphesiz ben(im); benim yanımda gönderilen (elçiler) korkmaz."
11. "Ancak zulmeden başka; sonra kötülüğün ardından iyiliğe çevirirse, artık şüphesiz ben, bağışlayanım, esirgeyenim."
12. "Ve elini koynuna sok, kusursuz olarak bembeyaz çıkıversin; (bu,) Firavun ve kavmine olan dokuz ayet içinde(n biri)dir. Gerçekten onlar, fasıklar kavmidir."
13. Ayetlerimiz onlara gözler önünde sergilenmiş olarak gelince dediler ki: "Bu apaçık olan bir büyüdür."