Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 135
60. Sizi geceleyin öldüren (uyutan) ve gündüzün 'güç yetirip etkilemekte (yapıp kazanmakta) olduklarınızı' bilen, sonra adı konulmuş ecel doluncaya kadar onda sizi dirilten (uyandıran) O'dur. Sonra 'en son dönüşünüz' O'nadır. Sonra yapmakta olduklarınızı size O haber verecektir.
61. O, kulları üzerinde kahhar olandır. Size koruyucular gönderiyor. Sonunda sizden birine ölüm gelip çattığı zaman, elçilerimiz onun 'hayatına son verirler'. Onlar (bu işte ne eksik, ne fazla) kusur etmezler.
62. Sonra gerçek Mevlaları olan Tanrı'ya döndürülürler. Bilesiniz ki yargı O'nundur ve O, en hızlı hesap görendir.
63. De ki: Sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarmaktadır ki, siz (açıktan ve) gizliden gizliye ona yalvararak dua etmektesiniz: Andolsun, bizi bundan kurtarırsan, gerçekten şükredenlerden oluruz."
64. De ki: "Ondan ve her türlü sıkıntıdan sizi Tanrı kurtarmaktadır. Sonra siz yine şirk koşmaktasınız."
65. De ki: "O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azab göndermeye veya sizi parça parça birbirinize kırdırıp kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya güç yetirendir." Bak, iyice kavramaları (yefkahun) için ayetleri nasıl çeşitli biçimlerde açıklıyoruz.
66. Senin kavmin, O (Kuran) hak iken onu yalanladı. De ki: "Ben üzerinize bir vekil değilim."
67. Her bir haber için 'kararlaştırılmış bir zaman' (müstakar) vardır. Siz de bileceksiniz.
68. Ayetlerimiz konusunda 'alaylı tartışmalara dalanlar': -onlar bir başka söze geçinceye kadar- onlardan yüz çevir. Şeytan sana unutturacak olursa, bu durumda hatırlamadan sonra artık zulmeden toplulukla beraber olma.