Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 579
6. Bir kaynak ki ondan Allah'ın kulları içerler, güzel yollar açarak akıtırlar onu.
7. O kullar adaklarını yerine getirirler ve fenalığı salgın (olan) bir günden korkarlar.
8. Düşküne, yetime ve esire seve seve yemek yedirirler.
9. «Size sırf Allah rızası için yemek yediriyoruz. Sizden ne bir karşılık, ne de bir teşekkür bekliyoruz.»
10. «Biz sert ve belalı bir günde Rabbimizden korkarız.» derler.
11. Allah da onları o günün fenalığından korur, yüzlerine parlaklık, gönüllerine sevinç verir.
12. Sabırlarına karşılık onlara bir cennet ve ipekten elbiseler verir.
13. Orada donatılmış koltuklar üzerine dayanmışlardır: Orada ne yakıcı güneş görürler, ne de şiddetli soğuk.
14. Üzerlerine cennet gölgeleri sarkmış, meyveleri bol bol önlerine konmuştur.
15. Yanlarında gümüşten kaplar, billur kupalar dolaştırılır.
16. Gümüşten öyle kadehler ki onları türlü türlü biçimlere koymuşlardır.
17. Onlara orada bir dolu kadeh sunulur ki, karışımı zencefildir.
18. Bu orada bir pınardır ki, adına «selsebil» derler.
19. Etraflarında ölümsüz hizmetçiler dolaşır, onları görünce saçılmış inciler sanırsın.
20. Orada nereye baksan bir nimet ve pek büyük bir mülk görürsün.
21. Üstlerinde zarif ve yeşil, kalın ipekten bir elbise vardır. Gümüş bileziklerle süslenmişlerdir. Rableri onlara temiz bir içecek içirmiştir.
22. (Onlara şöyle denir): «İşte bu sizin bir mükâfatınızdı. Gayretiniz karşılığını bulmuştur.»
23. Kur'ân'ı sana kısım kısım biz indirdik biz.
24. O halde Rabbinin hüküm vermesi için sabret. Onlardan hiçbir günahkâra yahut nanköre itaat etme.
25. Sabah akşam Rabbinin ismini an.