Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 473
50. Onlar da derler ki, 'Elçileriniz size apaçık delillerle gelmemiş miydi?' 'Evet' derler. Bunun üzerine onlar, 'Öyleyse kendiniz yalvarın. Ne var ki inkarcıların yalvarması sonuç vermez.'
51. Biz elçilerimize ve inananlara bu dünya hayatında ve tanıkların duruşmalarda bulunacakları günde yardım ederiz.
52. O gün zalimlere özürleri bir yarar sağlamaz. Onlar laneti ve en kötü sonu hakkederler.
53. Biz Musa'ya hidayeti verdik ve İsrailoğullarını kitaba varis kıldık.
54. Anlayış sahiplerine bir yol gösterici ve bir uyarı olarak.
55. Öyleyse sabret. Çünkü ALLAH'ın sözü gerçektir. Günahların için de bağışlanma iste ve Rabbini akşam sabah överek yücelt.
56. Hiç bir delile sahip olmadan ALLAH'ın ayet ve mucizelerine karşı tartışanların göğüslerinde, erişemiyecekleri bir büyüklenme vardır. Öyleyse ALLAH'a sığın. O İşitendir, Görendir.
57. Göklerin ve yerin yaratılışı, insanın yaratılışından daha büyük bir şeydir. Ne var ki halkın çoğu bilmez.
58. Kör ile gören bir olmaz. İnanıp erdemli davrananlarla kötülük işleyenler de bir olmaz. Ne kadar az düşünürsünüz.