Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 435
4. (Ey Muhammed!) Eğer onlar seni yalanlıyorlarsa bil ki, senden önceki nice peygamberler de yalanlanmıştır. (Sonunda bütün) işler Allah'a döndürülecektir.
5. Ey insanlar! Şüphesiz Allah'ın vaadi gerçektir. Sakın dünya hayatı sizi aldatmasın! Sakın çok aldatıcı (şeytan), Allah'ın bağışlayıcılığını ve merhametini ileri sürerek sizi aldatmasın!
6. Andolsun ki şeytan, sizin apaçık düşmanınızdır. Öyleyse siz de onu düşman olarak görün. Çünkü o kendi yandaşlarını ancak ateş ehlinden olmaya çağırır.
7. İnkâr edenler için gerçekten çetin bir azap vardır! İnandıktan sonra doğru ve yararlı işler yapanları da bağışlanma ve büyük bir mükâfat beklemektedir.
8. Kötü işleri kendisine süslü gösterilip de onu güzel gören kimse de mi (iman edip faydalı işler yapanlar gibi olacak)? Şüphe yok ki Allah dilediğini (kötü niyetinden dolay) şaşırtır, dilediğini de (iyi niyetinden dolayı) doğru yola iletir. O halde onların yaptıklarından dolayı üzülüp kendini mahvetme! Allah, onların bütün yaptıklarını hakkıyla bilendir.
9. Allah, rüzgârları gönderir, onlar da (yağmur yüklü) bulutları hareket ettirir. Derken biz onu ölü bir bölgeye sevk ederiz ve onunla ölümünden sonra yeri (yeşertir) canlandırırız. İşte ölümden sonra diriliş de böyledir.
10. Her kim şan ve şeref istiyorsa bilsin ki, şan ve şeref bütünüyle Allah'a aittir. Güzel sözler ancak O'na yükselir. O sözleri de yararlı iş yükseltir. Kötülükleri tasarlayıp düzenleyenler var ya; işte onlar için ağır bir azap vardır. Ayrıca onların tasarladıkları düzenler de boşa çıkar.
11. Allah, sizi (önce) topraktan, sonra bir damla sudan (meniden) yarattı. Sonra da iki cinsten (erkek ya da dişi) birisi yaptı. O'nun bilgisi olmaksızın, hiç bir dişi ne gebe kalabilir ne de doğurabilir. (Allah'ın) fermanında öngörülmedikçe hiç kimse, ömrünü uzatamaz ve hiç kimse de onu kısaltamaz. Kuşkusuz bütün bunlar Allah'a göre çok kolaydır.