Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 241
44. (Ünlü tabirciler) dediler ki: “(Bunlar) karmakarışık rüyalardır. Biz böyle rüyaların yorumunu bilemeyiz.”
45. (Zindandaki) o iki kişiden kurtulmuş olanı, nice zamandan sonra (Yusuf'u) hatırladı ve “Ben size rüyanın yorumunu haber veririm, hemen beni (zindana) gönderin” dedi.
46. (Zindana varınca) dedi ki: “Ey özü sözü dosdoğru Yusuf! (Rüyada görülen) yedi zayıf ineğin yedi semiz ineği yemesi ve yedi yeşil başak ile bir o kadar sayıdaki kuru başak hakkında bize yorum yap. Ümit ederim ki (vereceğin bilgi ile) insanlara dönerim de onlar da (senin değerini) bilirler.”
47. (Yusuf şöyle) cevapladı: “Yedi sene, adetiniz üzere ekin ekersiniz. Yiyeceğiniz az bir miktar hariç, biçtiğinizi başağında öylece bırakın (depolayın).”
48. “Sonra onun ardından yedi yıl sıkıntı ve kuraklık meydana gelecek. (Tohumluk için) sakladığınız az şeyin dışında, daha önce biriktirdiklerinizin hepsini yiyip bitirecek.”
49. “Sonra bunun ardından insanların yağmura kavuşacağı bir yıl gelecek. (O zaman) insanlar (meyveleri) sıkacak, (hayvanları sağacak)lar.”
50. (Adam bu yorumu getirince) Hükümdar: “Onu bana getirin” dedi. Elçi, Yusuf'a gelince (Yusuf) dedi ki: “Efendine dön de, ellerini kesen o kadınların derdi ne idi? diye sor. Şüphesiz Rabbim onların tuzaklarını/hilelerini hakkıyla bilendir.”
51. (Bunun üzerine Kral o kadınları çağırtıp kendilerine:) “Yusuf'un gönlünü çelmek isterken ne sağlayacağınızı umuyordunuz?” diye sordu. (Kadınlar:) “Allah korusun, biz ondan en küçük bir kötülük görmedik!” dediler. Tam o sırada Aziz'in karısı (Züleyha): “Artık gerçek ortaya çıktı!” diye atıldı: “Onun gönlünü çelmek isteyen bendim; o ise hep özü sözü doğru olan kimselerdendi!” dedi.
52. (Yusuf:) “(Aziz) şunu bilsin ki ben, arkasından ona ihanet etmedim. Gerçekten Allah hainlerin hilesini başarıya ulaştırmaz” dedi.