Bakara Suresi 37. Ayet

Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.

Bakara Suresi 286 ayettir. Nüzulü Medine'de olup 87. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 2 sayfa numarasında yer almaktadır.
فَتَلَقّٰٓى اٰدَمُ مِنْ رَبِّه۪ كَلِمَاتٍ فَتَابَ عَلَيْهِۜ اِنَّهُ هُوَ التَّوَّابُ الرَّح۪يمُ
Sureler
Mushaf
Sayfa 2
İlgili Sure
Bakara Suresi
Ayetler
İsim Meal
Abdulbaki Gölpınarlı Derken Adem, Rabbinden tevbeye götürücü sözler belleyip aldı ve O'na yalvardı. Allah da O'nun tevbesini kabul etti. Çünkü tevbeyi çokça kabul eden ve kullarına çokca acıyan O'dur.
Abdullah Parlıyan Bu durum devam ederken Âdem, Rabbinden bir takım ilhamlar aldı ve derhal tevbe etti. Çünkü Allah tevbeleri kabul eden ve merhameti bol olandır.
Adem Uğur Adem, Rabbinden (beynindeki Esmâ mertebesi boyutundan) gelen ilim ile -kelimeler- (yapmaması gerekeni fark edip, kendisinden açığa çıkan vehmine tâbi olma hatasını itiraf edip) tövbe etti. Tövbesi kabul edildi. Şüphesiz ki HÛ; O, tövbeyi kabul edip Rahıymiyeti ile bunun güzel sonuçlarını yaşatandır.
Ahmed Hulusi Âdem, Rabbinden ikaz, uyarı ifade eden vahiyler aldı, günah işlemekten vazgeçip Rabbine itaate yöneldi, tevbe etti. Yaratan, yaşama kabiliyeti, gücü ve varlıklara işleyiş düzenini veren, koruyan, kontrol eden Rabbi, Âdem’in tevbesini kabul etti. O insanları tevbeye, itaate sevkeden ve tevbeleri kabul edendir, engin merhamet sahibidir.
Ahmet Tekin Adem daha sonra Rabbinden bazı sözler öğrendi (ve onlarla Rabbine tevbe etti), Rabbi de onun tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeleri daima kabul edendir ve çok rahmet sahibidir.
Ahmet Varol Derken Adem, Rabbinden (birtakım) kelimeler aldı. Bunun üzerine (Allah da) tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeleri kabul edendir, esirgeyendir.
Ali Bulaç Derken Âdem, Rabbinden bir takım kelimeler aldı. O’na yalvarıp tevbe etti. O da tevbesini kabul buyurdu. Çünkü tevbeyi çok çok kabul eden asıl esirgeyici O’dur.
Ali Fikri Yavuz (Sürçmesinin farkına varan) Âdem, (hatasına mazeret aramaya kalkmadı; birden kendine gelip toparlanarak,) Rabbisinden (vicdan azabı ve pişmanlığı sebebiyle) kendisine telkin buyrulduğunu idrak ettiği bazı kelimeler aldı ve onlarla tevbeistiğfarda bulundu. Rabbisi de ona rahmetiyle muamele edip tevbesini kabul buyurdu. Şüphesiz O, Tevvâb (kullarının tevbesine sadece mağrifetle değil, fazladan mükâfatla karşılık veren)dir; Rahîm (bilhassa Kendisine tevbe ile yönelen mü’min kullarına karşı) hususî rahmet ve merhameti pek bol olandır.
Ali Ünal Bunun üzerine Âdem, Rabbinden bazı kelimeler alıp öğrendi. Allah da tövbesini kabul etti. Çünkü Allah, tövbeyi çok kabul eden ve çok merhamet edendir. [15]
Bayraktar Bayraklı Adem, Rabbi'nden emirler aldi; onlari yerine getirdi. Rabb'i de bunun uzerine tevbesini kabul etti. Suphesiz o tevbeleri daima kabul edendir, merhametli olandir.
Bekir Sadak (Bu kayma ve kendine zulmetme üzerine büyük bir pişmanlık duyup tevbe eden) Âdem, Rabbinden (gelen ve onun kalbine ilka olunan) kelimeleri karşılayıp aldı. Allah da onun tevbesini kabul etti. Çünkü tevbeyi çokça kabul eden ve çokça merhamette bulunan ancak O'dur.
Celal Yıldırım Bunun üzerine Âdem, Rabbinden bir takım ilhamlar aldı (tevbe ve istiğfarla ilgili kelimeler öğrendi) ve (onlarla) Rabbine tevbe etti, O'da tevbesini kabul etti. Çünkü Allah tevbeleri kabul eden ve merhameti bol olandır.
Cemal Külünkoğlu Derken, Âdem (vahy yoluyla) Rabbinden birtakım kelimeler aldı, (onlarla amel edip Rabb’ine yalvardı. O da) bunun üzerine tövbesini kabul etti. Şüphesiz O, tövbeleri çok kabul edendir, çok bağışlayandır.
Diyanet İşleri Adem, Rabbi'nden emirler aldı; onları yerine getirdi. Rabb'i de bunun üzerine tevbesini kabul etti. Şüphesiz o tevbeleri daima kabul edendir, merhametli olandır.
Diyanet İşleri ( Eski ) Bu durum devam ederken Âdem, Rabbinden bir takım ilhamlar aldı ve derhal tevbe etti. Çünkü Allah tevbeleri kabul eden ve merhameti bol olandır.
Diyanet Vakfı Adem, Rabb'inden kelimeler aldı. Bunun üzerine onun tevbesini kabul etti. O, yönelişlere karşılık verendir, Rahim'dir.
Edip Yüksel Derken Âdem Rabb'ından birtakım kelimeler aldı, (onlarla tevbe etti. O da) tevbesini kabul etti. Muhakkak O, tevbeyi çok kabul eden, çok esirgeyendir.
Elmalılı ( Sade ) Bu ara Adem Rabbinden bir takım kelimeler belleyip O'na yalvardı. O da tevbesini kabul buyurup ona yine baktı. Gerçekten tevbeyi çok kabul eden ve çok merhamet eden ancak O'dur!
Elmalılı ( Sade - 2 ) derken Adem rabbından bir takım kelimeler telâkkı etti yalvardı, o da tevbesini kabul buyurup ona yine baktı, Filhakika odur ancak öyle tevvab öyle rahîm
Elmalılı Hamdi Yazır Adem, rabbinden kelimeler aldı. Bunun üzerine onun tevbesini kabul etti. O, yönelişlere karşılık verendir, rahimdir.
Gültekin Onan Derken Âdem Rabbinden kelimeler aldı. Tevbesini kabul etti.Çünkü Tevvâb ve Rahîm olan O’dur, yalnız O!
Harun Yıldırım Derken Âdem Rabbinden kelimeler belleyip aldı (Ona yalvardı). O da Tevbesini kabul etdi. Çünkü tevbeyi en çok kabul eden, asıl esirgeyen odur.
Hasan Basri Çantay Nihâyet Âdem, Rabbinden birtakım kelimeler aldı (ve onlarla yalvardı, tevbe etti), bunun üzerine (Rabbi) tevbesini kabûl etti. Çünki Tevvâb (tevbeleri çok kabûl eden), Rahîm (merhameti bol olan) ancak O’dur.
Hayrat Neşriyat Adem, Rabbından kelimeler belleyip aldı. Bunun üzerine onun tevbesini kabul etti. Şüphesiz ki Tevvab, Rahim O'dur, O.
İbni Kesir Adem, Rabbinden kelimeler (bağışlanmayı dileyen duayı) öğrendi. Sonra Rabbine pişmanlığını (tövbesini) arz etti. Çünkü O tövbeleri kabul eden, kullarına acıyan ve esirgeyendir.
İlyas Yorulmaz Derken Âdem, Rabbinden bir takım kelimeler aldı da Rabbi bunun üzerine tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeleri daima kabul edendir, merhameti bol olandır.
İnsan Dergisi Derken Âdem, işlediği günahtan dolayı pişmanlık duyarak tövbe etmenin yollarını aradı. Sonra nasıl tövbe edeceğini kendisine ilham eden Rabb'inden birtakım sözler aldı ve bu hikmetli sözlerle O'na şöyle yalvardı: "Ey Rabb'imiz, biz kendimize zulmettik. Eğer sen bizi bağışlamaz, bize merhamet etmezsen mutlaka kaybedenlerden olacağız (A'râf, 7/23)." Bunun üzerine, Allah da onu bağışladı. Kuşkusuz O, pişmanlık duyup tövbe eden kullarına karşı çok bağışlayıcı, çok merhametlidir.

Aslında İblîs de Âdem de aynı günahı işlemişler, ikisi de Allah'ın emrine isyân etmişlerdi. Fakat İblîs günahında diretti, tövbeye yanaşmadı. Âdem ise günahının ezikliğini yüreğinde hissederek Rabb'i karşısında boyun büküp suçunu itiraf etti. İblîs'in yaptığı gibi kibre kapılmadı, günahını bir başka günahla telafi yoluna da gitmedi. Aksine, içtenlikle tövbe ederek Rabb'inin sonsuz merhametine sığındı. Bu yüzden Âdem bağışlandı, İblîs ise ebedî lânete mahkûm edildi.

Âdem ile Havvâ, günahları bağışlandıktan sonra yeniden cennete döndüler. Yaşadıkları bu tecrübe, ebedî düşmanları olan şeytanı tanımalarını sağlamıştı. Yeryüzü halifesinin böyle bir eğitim ve ön hazırlık aşamasını geçmesi gerekiyordu. Daha sonra, asıl yaratılış gayeleri olan halifelik görevini yerine getirmek ve şeytanla yapacakları mücadele ile imtihan olunmak üzere cennetten çıkarılıp yeryüzüne gönderildiler. Nitekim Allah daha Âdem'i yaratmadan önce meleklere, "Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım." diyerek insanın imtihan için dünyaya gönderileceğini bildirmişti.

Allah dileseydi, isyankârlığının cezasını derhâl vererek İblîs'i oracıkta yok edebilir yahut bir daha hiç kimseyi saptırmaması için onu cehenneme atabilirdi. Fakat ilâhî hikmet gereğince, insan nefsâni duygular ve şeytanî vesveseler ile imtihan olunacak ve bu mücadele sonucunda, insanın özünde gizlenmiş olan güç ve yetenekler ortaya çıkacaktı. Bunun için Allah, kıyamete kadar şeytana mühlet verdi ve ilâhî vahiy ile desteklediği insanı, iyi ile kötü arasında seçim yapması ve ebedî cennet nimetleri yahut ebedî cehennem azabı ile noktalanacak olan imtihan dünyasında mücadele etmesi için şeytanla birlikte yeryüzüne gönderdi:
Kadri Çelik Derken Adem Rabbinden (yol gösterici) sözler aldı. Ve (Allah) O'nun tevbesini kabul etti: Çünkü yalnız O'dur tevbeleri kabul eden, rahmet dağıtan.
Mahmut Kısa Âdem, Rabbinden bâzı sözler belledi de Allah tövbesini kabul etti. Şüphe yok ki o, bütün tövbeleri kabul eder, rahîmdir.
Muhammed Esed Fakat Adem Rabbinden aldığı birtakım kelimelere sarıldı, (Allah) da onun tevbesini kabul etti: çünkü O, evet O'ydu tevbeleri kabul etme makamında olan, her işinde merhamet sahibi olan.
Mustafa İslamoğlu Âdem, Rabb-i Azîm'i tarafından bir kısım kelimeler telakkî etti. Onun üzerine tevbe eyledi. Tevbeleri ziyâdesiyle kabul eden, pek ziyâde merhamet sahibi olan ise ancak o Rabb-i Kerîm'dir.
Ömer Nasuhi Bilmen Âdem Rabbinden bir takım kelimeler (ilhamlar) aldı ve derhal tevbe etti. Çünkü Allah tevbeleri kabul eden ve merhametli olandır.
Ömer Öngüt Adem, Rabbinden emirler aldı, onları yerine getirdi. Bunun üzerine, Rabbi de tevbesini kabul etti. Nitekim O, tevbeleri daima kabul eden ve merhametli olandır.
Şaban Piriş Adem rabbinden birtakım kelimeler öğrendi ve yalvardı. Rabbinin (vahiy ile kalbine bıraktığı) kelimeleri aldı. O da tövbesini kabul etti. Şüphesiz Allah tövbeleri kabul eden merhamet sahibidir.
Sadık Türkmen Derken Adem, Rabbinden bir takım kelimeler belleyerek aldı da Rabbi onu affetti. Hiç şüphesiz O, tevbelerin kabul edicisidir ve merhametlidir.
Seyyid Kutub Büyük pişmanlık duyan Âdem, Rabbinden birtakım kelimeler öğrenip onlara göre hareket etti. Rabbine yalvardı. Allah da tövbesini kabul etti. Zaten O tövbeyi kabul eder, merhameti boldur.
Suat Yıldırım Âdem, Rabbinden birtakım kelimeler aldı (onlarla amel edip Rabbine yalvardı, O da) bunun üzerine onun tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeyi çok kabul eden (kulunun günâhından geçen) dir, çok esirgeyendir.
Süleyman Ateş Derken Adem, Rabbinden (birtakım) kelimeler aldı. (Allah da) Bunun üzerine tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeleri kabul edendir, esirgeyendir.
Süleymaniye Vakfı Âdem Sahibinden (Rabbinden) uyarılar aldı[*] (ve tevbe etti). Sahibi (Rabbi) de tevbesini kabul etti. Dönüş yapanı (tevbe edeni) kabul eden, ikramı bol olan O’dur.
Tefhim-ul Kuran Sonra Âdem, Rabbinden öğrendiği sözlerle tevbe etti; Rabbi de onun tevbesini kabul etti. Gerçekten de O tevbeleri kabul eden ve merhameti pek geniş olandır.
Ümit Şimşek Bunun üzerine Âdem, Rabb'inden bazı kelimeler öğrenip belledi de O'na yöneldi. O da onun tövbesini kabul etti. Gerçekten de O, evet O, Tevvâb'dır, tövbeleri cömertçe kabul eder; Rahîm'dir, rahmetini cömertçe yayar.
Yaşar Nuri Öztürk Derken Adem (nefsini şiddetle kınadığı için) Rabbinden (bazı) kelimeler aldı (dikkate alınan o yüce kelimelerle tevbe etti). O da tevbesini kabul etti. Şüphesiz O Tevvab'dır (tevbeleri kabul edendir), Rahim'dir (rahmetiyle çok esirgeyendir).

Sureler
Sayfa 2
Mushaf
Bakara Suresi
İlgili Sure
Ayetler