A'râf Suresi 34. Ayet

Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.

A'’râf Suresi 206 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 39. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 151 sayfa numarasında yer almaktadır.
وَلِكُلِّ اُمَّةٍ اَجَلٌۚ فَاِذَا جَٓاءَ اَجَلُهُمْ لَا يَسْتَأْخِرُونَ سَاعَةً وَلَا يَسْتَقْدِمُونَ
Sureler
Mushaf
Sayfa 151
İlgili Sure
A'râf Suresi
Ayetler
İsim Meal
Abdulbaki Gölpınarlı Her toplumun, yaşayacağı belli bir süre vardır. Süresi dolunca, onların yok edilmeleri ne bir an gecikebilir, ne de öne geçebilir.
Abdullah Parlıyan Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri gelince ne bir an geri kalırlar ne de bir an ileri gidebilirler.
Adem Uğur Her topluluğun takdir edilmiş bir ömrü vardır. . . Onların ömrünün sonu geldiğinde, ne bir an ertelenebilir, ne de öne alabilirler.
Ahmed Hulusi Her millet, (toplum, devlet, medeniyet) için bir vade belirlenmiştir. Vadeleri dolduğu zaman, ne erteleyebilirler, ne de öne alabilirler.
Ahmet Tekin Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri geldiğinde ne bir saat geriye bırakabilirler ve ne de öne alabilirler.
Ahmet Varol Her ümmet için bir ecel vardır. Onların ecelleri gelince, ne bir saat ertelenebilirler ne de öne alınabilirler (tam zamanında çökerler.)
Ali Bulaç Her ümmet için takdir edilen bir zaman (ecel) var. Müddetleri gelince bir an geri kalamazlar ve öne de geçmezler.
Ali Fikri Yavuz Bilin ki, her ümmet için takdir edilmiş bir süre vardır. Bu sürenin sonu geldiğinde, onu ne bir an geciktirebilirler, ne de bir an öne alabilirler.
Ali Ünal Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri gelince, ne bir an geri kalırlar ne de bir an öne gelebilirler.
Bayraktar Bayraklı Her ummet icin belirli bir sure vardir; vakitleri dolunca ne bir saat gecikebilir ne de one gecebilirler.
Bekir Sadak Her ümmetin (her milletin) son bulması için belirlenmiş bir vakti vardır, o gelince ne bir an geri kalırlar, ne de ileri geçerler.
Celal Yıldırım Ve her toplum için bir vade belirlenmiştir. Öyle ki, vadeleri dolduğunda ne bir an geri kalabilirler ne de bir an öne geçebilirler.
Cemal Külünkoğlu Her milletin belli bir eceli vardır. Onların eceli geldi mi, ne bir an geri kalabilirler, ne de öne geçebilirler.
Diyanet İşleri Her ümmet için belirli bir süre vardır; vakitleri dolunca ne bir saat gecikebilir ne de öne geçebilirler.
Diyanet İşleri ( Eski ) Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri gelince ne bir an geri kalırlar ne de bir an ileri gidebilirler.
Diyanet Vakfı Her bir toplumun bir süresi vardır. Süreleri gelince ne bir an erteleyebilirler, ne de öne alabilirler.
Edip Yüksel Her ümmetin bir eceli vardır. O ecel geldiğinde, ne bir ân erteleyebilirler, ne de öne alabilirler.
Elmalılı ( Sade ) Her milletin bir sonu vardır ve o son gelince bir an geri de kalmazlar öne de geçemezler.
Elmalılı ( Sade - 2 ) Her ümmet için bir müddet mukadder, müddetleri gelince bir lâhza geri de kalmazlar, öne de geçemezler
Elmalılı Hamdi Yazır Her ümmet için bir ecel vardır. Onların ecelleri gelince ne bir saat ertelenebilirler, ne de öne alınabilirler [tam zamanında çökerler] .
Gültekin Onan Her ümmet için bir ecel vardır. Onların ecelleri gelince ne bir an ertelenirler ne de öne alınırlar.
Harun Yıldırım Her ümmetin (mukadder) bir eceli vardır. Binâen'aleyh o müddetleri gelince bir saat ne geri bırakabilirler, ne öne alabilirler.
Hasan Basri Çantay Ve her ümmetin (büyük-küçük her topluluğun) bir eceli vardır. Artık ecelleri geldiği zaman, ne bir an geri kalabilirler, ne de öne geçebilirler!
Hayrat Neşriyat Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri gelince; ne bir an geri kalır, ne de bir an ileri gidebilirler.
İbni Kesir Her toplum (ümmet) için bir zaman belirlenmiştir. Zamanları dolduğunda, ne bir saat geri, nede bir saat ileri alınır.
İlyas Yorulmaz Her ümmet için belirli bir süre vardır; vakitleri dolunca (artık ondan) ne bir saat gecikebilir, ne de öne geçebilirler.
İnsan Dergisi Her toplumun ilâhî-toplumsal yasalara göre belirlenmiş bir hayat süresi, yani bir eceli vardır. O ecelleri gelip çattı mı, ölüm vaktini ne bir an geciktirebilir, ne de öne alabilirler. Şu hâlde:
Kadri Çelik Ve her toplum için bir vade belirlenmiştir: Öyle ki, vadeleri dolduğunda onu bir tek an olsun, ne geciktirebilirler ne de öne alabilirler.
Mahmut Kısa Her ümmetin başına gelecek musîbete bir zaman takdîr edilmiştir. Mukadder olan o zaman gelip çattı mı o musîbeti ne bir an geriye atabilirler, ne bir an ileriye alabilirler.
Muhammed Esed Her toplumun bir vadesi vardır: Vadeleri dolduğu vakit, onu bir an ne erteleyebilirler ve ne öne alabilirler.
Mustafa İslamoğlu Her ümmet için bir ecel vardır. Artık onların ecelleri geldiği zaman ne bir saat geri bırakabilirler, ve ne de öne alabilirler.
Ömer Nasuhi Bilmen Her ümmetin belirli bir eceli vardır. Ecelleri gelince ne bir an geri kalırlar, ne öne geçebilirler.
Ömer Öngüt Her toplumun bir sonu vardır. Sonları geldiğinde; ne bir süre ertelenebilir ne de öne alınabilir.
Şaban Piriş (suçlu) her toplumun bir sonu/bir süresi vardır. Sonları/süreleri geldiği zaman; ne bir an geri kalırlar, ne de bir an ileri gidebilirler.
Sadık Türkmen Her toplumun belirlenmiş bir eceli vardır. Ecelleri geldiğinde onu ne bir an erteleyebilirler ve ne de bir an öne alabilirler.
Seyyid Kutub Her ümmet için belirlenmiş bir müddet vardır. Vâdeleri gelince ne bir an geri bırakabilir, ne de bir an öne alabilirler.
Suat Yıldırım Her ümmetin bir süresi vardır. Süreleri gelince (onlar), ne bir an geri kalırlar, ne de öne geçerler, (tam vaktinde batıp giderler).
Süleyman Ateş Her ümmet için bir ecel vardır. Onların ecelleri gelince, ne bir saat ertelenebilirler ne de öne alınabilirler (tam zamanında çökerler) .
Süleymaniye Vakfı Her toplumun (ümmet) bir eceli vardır. Ecelleri gelince onu ne erteleyebilirler, ne de ecelleri gelmeden onun öne alınmasını sağlayabilirler[*].
Tefhim-ul Kuran Her milletin bir eceli vardır. Vadeleri eriştiğinde onu ne bir an erteleyebilir, ne de öne alabilirler.
Ümit Şimşek Her ümmet için belirlenmiş bir süre vardır. Süreleri dolunca ne bir saat geri kalırlar ne de öne geçerler.
Yaşar Nuri Öztürk Her ümmet için bir ecel vardır. O ecelleri gelince ne bir an geri kalırlar, ne de bir an ileri gidebilirler.

Sureler
Sayfa 151
Mushaf
A'râf Suresi
İlgili Sure
Ayetler