Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 460
11. De ki: “Bana, dini Allah'a has kılarak O'na kulluk etmem emrolundu.” [490]
12. “Bana Müslümanların ilki olmam emrolundu.”
13. De ki: “Rabbime karşı gelirsem doğrusu büyük günün azabından korkarım.”
14. De ki: “Ben dinimde ihlâs ile ancak Allah'a ibadet ederim.”
15. “Siz de O'ndan başka dilediğinize kulluk ediniz!” De ki: “Gerçekten iflas edenler, kıyamet günü kendilerini ve ailelerini zarara uğratanlardır. Dikkat ediniz, apaçık kayıp işte budur.”
16. Onları üstlerinden ve altlarından gölgeler gibi ateş kaplayacaktır. İşte Allah kullarını sürekli böyle sakındırıyor. “Ey kullarım! Artık emirlerime karşı gelmekten sakınınız.”
17. Tâğût'a kulluk etmekten uzak durup Allah'a yönelenlere müjdeler olsun. “Sen, bu kullarımı müjdele!” [491]
18. Sözleri dinleyip en güzeline uyanları müjdele. İşte Allah'ın doğru yola ulaştırdığı bunlardır. Gerçek akıl sahipleri de bunlardır.
19. Hakkında azap kesinleşmiş olanı, ateştekini, sen mi kurtaracaksın?
20. Fakat Rabblerine saygı duyanlar için, üst üste yapılmış, altlarından ırmaklar akan köşkler vardır. Bu, Allah'ın vaadidir. Allah, verdiği sözden dönmez.
21. Görmüyor musun? Allah gökten su indiriyor, onu yerdeki kaynaklara yerleştiriyor, sonra onunla türlü türlü renklerde ekinler yetiştiriyor. Sonra onların kuruyup sapsarı olduklarını görüyorsun. Sonra da onu çer-çöp haline getiriyor. Şüphesiz bütün bunlarda akıl sahipleri için bir ders vardır.