Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 377
1. Tâ, sîn. Bunlar, Kur'ân'ın ve apaçık bir kitabın âyetleridir. [387]
2. İnananlara rehber ve müjdedir.
3. Onlar ki namazı kılarlar, zekâtı verirler ve âhirete de kesin olarak inanırlar.
4. Âhirete inanmayanların amellerini kendilerine süslemişizdir, onlar körü körüne bocalarlar.
5. İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır; âhirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
6. “Ey Muhammed! Bu Kur'ân sana, bilge ve bilgin olan Allah tarafından verilmektedir.”
7. Hani Mûsâ, ailesine şöyle demişti: “Gerçekten ben, bir ateş gördüm. Gidip size ondan bir haber getireceğim, yahut bir ateş parçası getireceğim, umarım ki ısınırsınız.” [388]
8. Oraya geldiğinde şöyle seslenildi: “Ateşteki kimse de, ateşin çevresindekiler de kutsal kılınmıştır. Âlemlerin Rabbi olan Allah, bütün noksanlıklardan uzaktır.”
9. “Ey Mûsâ! Gerçek şu ki, ben güçlü ve bilge olan Allah'ım.”
10. “Asânı at!” Mûsâ onu yılan gibi deprenir görünce, dönüp arkasına bakmadan kaçtı. “Ey Mûsâ! Korkma! Çünkü benim huzurumda peygamberler korkmaz.”
11. “Ancak, kim zulmeder, sonra işlediği kötülük yerine iyilik yaparsa, bilsin ki ben çok bağışlayıcıyım; çok merhamet sahibiyim.”
12. “Elini koynuna sok da kusursuz, bembeyaz çıksın. Dokuz mucize ile Firavun ve kavmine git! Çünkü onlar artık yoldan çıkmış bir kavim olmuşlardır.”
13. Mucizelerimiz onların gözleri önüne serilince: “Bu, apaçık bir sihirdir” dediler.