Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 374
160. Lût kavmi de peygamberleri yalanladı. [382]
161. (161-164) Kardeşleri Lût onlara şöyle demişti: “Allah'ın emirlerine karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Şüphesiz ben, size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin! Ben, bundan dolayı sizden hiçbir karşılık istemiyorum. Benim karşılığımı ancak âlemlerin Rabbi verecektir.
162. (161-164) Kardeşleri Lût onlara şöyle demişti: “Allah'ın emirlerine karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Şüphesiz ben, size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin! Ben, bundan dolayı sizden hiçbir karşılık istemiyorum. Benim karşılığımı ancak âlemlerin Rabbi verecektir.
163. (161-164) Kardeşleri Lût onlara şöyle demişti: “Allah'ın emirlerine karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Şüphesiz ben, size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin! Ben, bundan dolayı sizden hiçbir karşılık istemiyorum. Benim karşılığımı ancak âlemlerin Rabbi verecektir.
164. (161-164) Kardeşleri Lût onlara şöyle demişti: “Allah'ın emirlerine karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Şüphesiz ben, size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin! Ben, bundan dolayı sizden hiçbir karşılık istemiyorum. Benim karşılığımı ancak âlemlerin Rabbi verecektir.
165. (165-166) Allah'ın sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıp da, erkeklerle mi cinsel ilişkiye giriyorsunuz? Doğrusu siz sapık bir toplumsunuz.”
166. (165-166) Allah'ın sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıp da, erkeklerle mi cinsel ilişkiye giriyorsunuz? Doğrusu siz sapık bir toplumsunuz.”
167. Onlar şöyle dediler: “Ey Lût! Bizi kınamaya bir son vermezsen, kesinlikle sürgün edilenlerden olacaksın.”
168. (168-169) Lût, “Ben kesinlikle, yaptığınız bu işe kızanlardanım. Ey Rabbim! Beni ve ailemi onların yaptıklarından kurtar!” dedi.
169. (168-169) Lût, “Ben kesinlikle, yaptığınız bu işe kızanlardanım. Ey Rabbim! Beni ve ailemi onların yaptıklarından kurtar!” dedi.
170. (170-171) Bunun üzerine biz de onu ve helâk olanların içerisinde kalan bir kocakarı dışında bütün ailesini kurtardık.
171. (170-171) Bunun üzerine biz de onu ve helâk olanların içerisinde kalan bir kocakarı dışında bütün ailesini kurtardık.
172. (172-173) Sonra diğerlerini yerle bir ettik. Üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Ne kötü bir yağmurdu, o uyarılanların yağmuru!
173. (172-173) Sonra diğerlerini yerle bir ettik. Üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Ne kötü bir yağmurdu, o uyarılanların yağmuru!
174. (174-175) Bunda kesinlikle bir ders vardır. Onların çoğu inanmamış olsa da. Şüphesiz senin Rabbin çok güçlüdür; çok merhametlidir.
175. (174-175) Bunda kesinlikle bir ders vardır. Onların çoğu inanmamış olsa da. Şüphesiz senin Rabbin çok güçlüdür; çok merhametlidir.
176. Eyke halkı da peygamberleri yalanladı. [383]
177. Onlara Şu‘ayb şunları söyledi: “Allah'ın emirlerine karşı gelmekten sakınmaz mısınız?”
178. “Şüphesiz ben, size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim.”
179. “Allah'tan korkun ve bana itaat edin.”
180. “Ben, bundan dolayı sizden hiçbir karşılık istemiyorum. Benim karşılığımı ancak âlemlerin Rabbi verecektir.”
181. “Ölçüyü ve tartıyı eksiksiz yapınız! İnsanların hakkını kısanlardan olmayınız!”
182. “Doğru terazi ile tartınız!”
183. “İnsanların eşyalarını eksiltmeyiniz! Yeryüzünde kesinlikle bozgunculuk yapmayınız!”