Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 355
37. Ticaretin ve alış verişin kendilerini Allah'ı anmaktan, namazı kılmaktan ve zekâtı vermekten alıkoymadığı delikanlı mü'minler, kalplerin ve gözlerin allak bullak olduğu bir günden korkarlar.
38. Allah, onları işlediklerinin en güzeliyle ödüllendirir ve lütfundan onlara fazlasıyla verir. Allah, dilediğini hesapsız şekilde rızıklandırır.
39. İnkâr edenlerin amelleri, engin çöllerdeki serap gibidir. Susayan kimse onu su sanır; fakat oraya geldiğinde hiçbir şey bulamaz. Orada Allah'ın kudretini bulur ve O da hesabını görür. Allah, hesabı çabuk görendir.
40. Yahut engin bir denizdeki yoğun karanlıklar gibidir. Onu, üst üste dalgalar ve dalgaların üstünde bulutlar örter; karanlıklar üstünde karanlıklar, insan elini dışarı çıkarttığı zaman, neredeyse onu göremez bile. Allah'ın ışık vermediği kimsenin ışığı olmaz.
41. Göklerde ve yerde olan kimselerin, sıra sıra uçan kuşların, Allah'ı yücelttiğini görmez misin? Her biri kendi duasını ve yüceltmesini bilir. Allah, onların yaptıklarını bilendir. [368]
42. Göklerin ve yerin egemenliği Allah'ındır. Dönüş Allah'adır.
43. Görmez misiniz ki Allah, bulutları sürüyor, sonra onları bir araya getirip sonra üst üste yığıyor. Sen de onların arasından yağmur yağdığını görüyorsun. Gökten, içinde dolu bulunan dağlar gibi bulutlar indirir. Dilediğine onu uğratır, dilediğinden de uzak tutar. Bulutların şimşeğinin parıltısı neredeyse gözlerini kör edecektir!